APAC güç başkan yardımcısı ve küresel enerji danışmanlığı Wood Mackenzie’ye danışmanlık yapan yenilenebilir enerji kaynaklarının başkanı Mark Hutchinson, Çin’in yenilenebilir enerji piyasasının dış teknolojiye ve paraya ihtiyaç duymadığını söyledi.
Singapur’daki Asya Temiz Enerji Zirvesi’nde konuşan Hutchinson, “Şu anda, Çin’in yenilenebilir enerji sektörü devlete yöneliktir. İlerlemek, daha ekonomik bir şekilde yönlendirilecektir,” dedi.
Birçok Çinli enerji şirketi, doğrudan yatırımlar ve büyük sübvansiyonlar şeklinde devletten yardım alıyorlar. Ancak Hutchinson, bunun olası bir süre sonra değişeceğini söyledi. Çin’in büyümesinin yavaşlamasına rağmen yatırımcıların olgunlaşma sürecinin bir parçası olduğunu akıllarında tutmaları gerektiğini de belirtti.
Hutchinson, Çin’in yavaş büyüdüğünü; fakat yüzde 5 ila 8 oranlarındaki büyümenin hala büyük olduğunu belirtti. Ekim ayında yayımlanan bir Reuters anketine göre Çin’in üçüncü çeyrek GSYİH’inin yüzde 6,1 oranında artması bekleniyordu. Açıklanan resmi rakamlara göre ülke yüzde 6 oranında büyüdü.
Çin’in Kendi Kendine Yeten Yenilenebilir Enerji Sektörü
Reuters, Çin’in toplam yenilenebilir enerji kapasitesinin yılın ilk altı ayında yüzde 9,5 oranında arttığını, Pekin’in kirlilik önleme kampanyasının bir parçası olarak temiz enerji tüketimine zorladığı için 750 gigawatt’a ulaştığını bildirdi.
Yılın ilk yarısında Çin, 1,82 gigawatt hidroelektrik kapasitesi, 9,09 gigawatt rüzgar enerjisi ve 11,4 gigawatt güneş enerjisi kapasitesi ekledi. İleriye bakıldığında Hutchinson, daha fazla özel oyuncuyu katılmaya teşvik etmek için Çin hükümetinin ana odağının şebeke paritesi olduğuna inandığını söyledi.
Enerji danışmanı Hutchinson, “Sübvansiyonlar azaltıyorlar. Çünkü yaptıkları argüman şudur ki; şimdi güneş ve rüzgarın kendi yararları için rekabet etmek ve sübvanse edilmektir,” dedi.
Ancak Çin’in yenilenebilir sektörü halen çok fazla dış yatırıma sahip değil. Çünkü komşu ülkelerle karşılaştırıldığında daha az öngörülebilir bir çalışma ortamı olmaya devam ediyor. Örneğin; Hutchinson, Tayland’ın 20 yıl içinde elektrik satın alma sözleşmesini değiştirmediğini, Çin’in ise çok az bildirimde bulunmak suretiyle genellikle kuralları değiştirdiğini söyledi.
Danışman, Çin’in rüzgarda ve güneşte kendi yetiştirilen teknolojisine sahip olduğunu, dolayısıyla yabancı oyuncuların katılabileceği çok az yer olduğunu belirtti. Bu şirketlerin aynı zamanda bankacılık sisteminde çok fazla likidite sahibi olduklarına da dikkat çekti.
Hutchinson, “Çin dışındaki insanlar genellikle enerji sektöründeki Çin şirketlerinin yeteneklerini küçümsüyorlar. Finansmana veya teknolojiye ihtiyaçları yok,” dedi. Asya’da çalıştığı 25 yıl boyunca sektördeki Çin teknolojisinin büyük bir gelişme gösterdiğini de ifade etti.
Devlete ait şirketlerin sektöre hakim olduklarını söyleyen Hutchinson, bunların iyi ilişkileri olduğunu ve teknoloji yeteneklerinin hızla geliştiğini belirtti. Bu durumun ise uluslararası ve özel yetli oyuncuların rekabet etmesini zorlaştırdığını ifade etti.
Hutchinson, dünyanın en büyük rüzgar türbini üreticilerinin, ilk beş tanesinden ikisinin Çinli olduğunu ve bu türbinlerin yaklaşık yüzde 95’inin yurt içinde kurulduğunu belirtti. Danışman, “Teorik olarak, yabancılara ve uluslararası oyunculara yer var, ancak Çin’in teknolojik yeteneği var. Çin’in pazarı inşa etmek için yabancılara ihtiyacı yok,” ifadelerini kullandı.
Kömürden Henüz Vazgeçilemiyor
Düşünce kuruluşu China Power’a göre; Çin şu anda dünyanın en büyük enerji tüketicisi, en büyük kömür üretisi ve tüketicisi, en büyük kaybondioksit vericisidir.
Hutchinson, şirketinin Çin’in 2020’lerin başlarında kömür zirvesine güvendiğini gördüğünden bahsederek, “Eskilerinden daha verimli bitkiler olan yeni bitkiler inşa ediyorlar. Daha az kömür yakmak. Son birkaç yılda gaz ithalatında önemli bir artış görüyoruz,” ifadelerini kullandı.
Çin dekarbonizasyonu deniyor ve şimdi her yıl 30 ila 40 gigawatt yenilenebilir enerji üretiyor. Hutchinson, bunun büyük bir güç olduğunu belirtti. Ayrıca ülkenin dört bir yanına güneş ve rüzgar çiftlikleri inşa ettiğini de dile getirdi. Kilit meselenin ise enerji üretiminin verimliliği değil, enerjinin depolanması olduğunu söyledi.
Yeterli akü deposu veya pompa deposu olmadan, Çin’in ülkeyi sağlamaya ve kömürün yerini tamamen alabilmesi için yeterli enerjiyi depolayamayacağı muhtemel. Mevcut depolama sistemleri şu anda kömür değişimini mümkün kılmak için yeterli değil.
Depolama sıkıntısının giderilmesinin bir sorun olmadığını belirten Hutchinson, kömürün tamamen yenilenebilir enerji ile değiştirilmesinin çok uzun bir aşama olacağını ifade etti.
Enerji danışmanı Hutchinson, “Çünkü güneş sadece güm içinde parlıyor ve rüzgar sadece belirli zamanlarda esiyor. Kimyasal aküler veya pompa deposunda yeterli depolama alanı elde edene kadar kömürün değiştirilmesi uzun zaman alacaktır,” ifadelerini kullandı.