Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 15 Temmuz darbe girişiminin 7. yılında düzenlenen sempozyumda açıklamalarda bulundu. Sosyal medya hesabından yayımladığı videoda, “Kendi göbeğini kendi kesen Türkiye’yi durdurmak isteyenler, FETÖ gibi hain terör örgütlerini beslemiştir. Türkiye 15 Temmuz’u izleyen dönemde terörle topyekun sarsılmaz bir mücadeleye girmiştir.” ifadesini kullandı.
FETÖ, PKK, DEAŞ ve sınır ötesinden terör saldırılarının Türkiye’nin karşısına çıktığını ancak hepsiyle de mücadele edip, çok büyük başarılar elde edildiğini dile getirdi.
Kamudaki FETÖ unsurlarının tespit edilip temizlendiğini, örgüt üyelerinin içeriden uzaklaştırıldığını açıkladı.
Yabancı muhataplar ile yapılan her görüşmede FETÖ’nün yüzünü gösterdiklerini ve tehlike oluşturduğunu anlattıklarını belirtti.
Demokratik ortamda darbeye kalkışanların milli iradeye karşı olan kişiler olduğunu, bütün darbelerin gayri milli ve dış çevrelerle bağlantılı olduğunu dile getirdi.
Batı dünyasının Türkiye’nin mücadelesini sahiplenmediğini belirten Yılmaz, “O gece ülkemizin Nene Hatunları Ulubatlı gibileri gözünü kırpmadan şehadete koştu. Aziz şehitlerimizi asla unutmayacağız. “ dedi.
Kardeş Ülkeler için Mücadelemiz Sürecek
“Biz kötü bir tecrübe yaşadık ancak komşularımız kardeş/dost ülkeler bunu yaşamasın diye anlatmaya çalışıyoruz. O ülkelerin de güvenliği için mücadeleyi sürdürüyoruz.” diyen Yılmaz, FETÖ iltisaklı şahısların ülkemize iadelerini gündemde tuttuklarını dile getirdi.
Bunların mal varlıklarının durdurulmasını istediklerini, uluslararası örgütlerin FETÖ’yü terör örgütü olarak tanıdığını belirtti.
“Türk demokrasisine vurulan prangaları kırmak için değerli adımlar attık ve atmaya da devam edeceğiz.” ifadesini kullanan Yılmaz, konuşmasını “Türkiye Yüzyılında milletimiz Anadolu irfanıyla böyle yapılardan uzak dururken, devlet aklı da böyle yapıları büyümeden yerinde imha edecektir. FETÖ ve benzeri yapılanmaların panzehri özgür düşünen beyinler ve devlet aklıyla ortak adımlardır. 15 Temmuz’u sadece gazetelerde, yüzeysel tartışmalarla değil akademik olarak da kapsamlı olarak analiz etmeliyiz. SETA’yı da bu yüzden kutluyorum.” sözleriyle sürdürdü.
