
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yılın ilk Finansal İstikrar Raporu yayımlandı. Raporda, hanehalkı finansal varlık kompozisyonunda TL cinsi varlıkların ve alternatif finansal araçların payının arttığı, yabancı para ve kur korumalı mevduatın payının azalmakta olduğu söylendi.

kolayca yatırım yapın
Öne çıkan başlıklar şöyle sıralanabilir:
- Yabancı para kredi büyümesinin yavaşlaması, toplam kredi büyümesinin dezenflasyon patikası ile uyumlu hareket etmesine destek olmakta.
- Reel sektörün döviz açık pozisyonu artmış olmakla birlikte, açık pozisyonun ihracata oranı tarihsel ortalamanın altında.
- Hanehalkı ve reel sektörün borç yükü gelişmekte olan ülkelere kıyasla düşük kalmaya devam etmekte ve bu durum finansal istikrara yönelik riskleri sınırlandırmakta.
- Finansal koşullardaki sıkılaşmanın bankaların aktif kalitesi üzerindeki olumsuz etkisi sınırlı seviyede.
- Kredi yapılandırmaları gecikmedeki bireysel kredi bakiyesindeki artışı yavaşladı. Diğer yandan son dönemde KOBİ’lerin tahsili gecikmiş alacaklar oranında bir miktar artış görülmekte.
- Azalan küresel risk iştahına rağmen bankaların ve reel sektör firmalarının dış finansmana erişimdeki olumlu görünüm devam etmekte.
- Son dönemde finansal piyasalarda yaşanan gelişmelerin ve fonlama maliyetindeki artışın banka bilançoları ve kârlılık görünümüne etkisinin sınırlı olması beklenmekte.
- Banka bilançoları, kredi riskindeki artışa yönelik ayrılan yüksek karşılıkla, güçlü sermaye ve likidite tamponları sayesinde olası finansal risklere karşı dayanıklı durumda.
Başkan Fatih Karahan’dan mesajlar
TCMB Başkanı Fatih Karahan, Finansal İstikrar Raporu’nun önceki sayısından bu yana finansal koşullardaki sıkılığın korunduğunu ve dezenflasyon sürecinin devam ettiğini söyledi.
Sıkı parasal duruşun bir sonucu olarak kredi büyümesinin dezenflasyon patikası ile uyumlu seyrettiğini belirten Karahan, finansal piyasalardaki fiyatmaların politika faiz oranı ve beklentilerdeki gelişmeleri yansıttığını vurguladı.
Karahan, “Politika faizini destekleyici bir araç olarak kullandığımız makroihtiyati çerçevede attığımız adımlar ile yabancı para cinsinden kredi büyümesi yavaşlamış ve parasal aktarım mekanizması güçlendirilmiştir. Son dönemde finansal piyasalarda yaşanan gelişmelere rağmen, parasal sıkılığın artırılması ve dezenflasyon sürecinin devamı Türk lirası varlıklara olan ilgiyi desteklemiştir. Nitekim Türk lirası mevduatın payı yüksek seviyelerde istikrarlı seyrini korumuştur. Kur korumalı mevduat bakiyesindeki gerileme devam etmiş ve Merkez Bankası bilançosu üzerindeki riskler önemli ölçüde azalmıştır,” dedi.
TCMB’nin hızlı reaksiyonu ve kararlı duruşu sayesinde son dönemde yaşanan finansal dalgalanmaların Türkiye’nin ülke risk primi üzerindeki etkisinin sınırlı olduğu da vurgulandı. Bunun bir yansıması olarak firmaların ve bankaların yurt dışı piyasalardan borç yenilemelerinin yüksek olduğunun altı çizildi.
Karahan, “Finansal koşullardaki sıkılığın aktif kalitesi göstergelerine yansıması sınırlı kalmıştır. Ayrıca bankaların ihtiyati karşılık politikaları, sermaye ve likidite tamponları risklerin yönetilebilir seviyede kalmasını sağlamaktadır,” değerlendirmesini yaptı.