1913 yılında beri yolların gördüğü en prestijli arabalarından olan Aston Martin, son modeli DB11 hem görsel hem de motor özellikleriyle büyülüyor. Aston Martin modellerine baktığımda oluşturduğu hissiyat “bu duruş tesadüf değil” oluyor. Sizce de öyle değil mi? Ağır ilerliyor ama sundukları paha biçilemez şekilde oluyor. DB10‘un etkileri halen sürerken, D11 çıkışı ile İngiliz dünyası resmen başkaldırışa geçti. İngiliz markanın klasmanı ne bir Lamborghini ne de bir Ferrari…
Gran Coupe yapının güç ve lüksle buluştuğu ender markalarından biridir Aston Martin. Sizlere boş yollarda asfalt yakma sözü verse de hedefi daha çok konfora dayalı iç mekanın da rahat ettirmektir. Geçenlerde sizler için paylaştığımız Vanquish ailesine yeni katılan iki üye ile Aston saldırı alanlarını genişletiyor. D11’in çıkışı ile o vazgeçilmez V12’ler yerini AMG’nin V8‘lerine bıraktı. Korkmayın! Tüylerimizi diken diken eden horultular devam edecek. Çünkü sadece ses olayına bile Aston Martin’de çalışan mühendisler var.
D11’de de gördüğümüz gibi markanın “fixed body” yapısı ile fazla oynanmamış. Uzanan dev kaputuna hafif şekil değişikliğine gidilen Led aydınlatmalı farları, değerli meteor parçasını gibi duruyor. Aston Martin’in uzun yıllar önce tasarladığı ve yıldan yıla evrim geçiren büyük ızgarası bu sefer sivrilen yapıya ayak uydurmuş. D11’in profilinde direk olarak çamurluğa bakmanızı istiyorum! Çamurlukta resmen sanat yapılmış. Kapılara gelen özgün çizgiler arka kısma kadar devam ettirilmiş. Bir arabanın ne kadar güzel gözüktüğü jantlarından belli olur. Onun için İngiliz firma, DB11 için alımlı Bridgestone 20″ lastik jant takımı düşünmüş. Bakalım DB11’in arka kısmına neler yapılmış. D11’in arka kısmını tarif etmek gerçekten zor olacak. Çünkü hiç bir otomobilde olmayan grafiklere sahip. Kavisli bir profille gelinen arka kısım, muhteşem diyebileceğimiz far tasarımıyla birleştirilmiş. Bumerang stilde ele alınan farlar ince bir çizgi şeklinde ve araca gömülü duruyor. Enfes!!! DB11 olduğundan daha da geniş gösteren piano black karbon difüzöre açılı çift çıkış egzoz eşlik ediyor. Aston Martin’in kalitesinin hiç bir zaman değişmediği kısım iç mekana geldik. Plastik dahil kötü olan hiç bir madde kullanılmadı! Yani malzemeler pahalı alüminyumdan şekillendirildi. DB11’in eşsiz koltukları, en kaliteli deriden imal edilmiş. Üzerine verilen marka logosu ve inci şeritler söz bırakmıyor. Koltukların hafıza, ısıtma ve bir çok fonksiyon yönetimi yine orta tünel üstünde olup ulaşımı çok kolay. Üst kısımda konumlandırılan 8″ eğlence bilgi ekranı bulunuyor. Ekranın altında ise diğer klima ve araç yönetim düğmeleri yer alıyor. Bu kısım biraz sade tutulmuş. Tereddütsüz kokpitin en can alıcı malzemesi direksiyon simididir. 3 kollu sportif duran direksiyonu, vites değiştirme olanağı da sağlıyor. 12″ TFT digital gösterge panelinin biçimi, rengi ve özellikleri de İngiliz kalitesini vurguluyor. DB11’in motoruna geldiğimiz de ise bizleri Alman kanı taşıyan bir AMG ünite karşılıyor. Ancak biz yine de çılgın seslerin mimarı 5.2L’nin V12 çift turbonun 600 hp ve 700 nm tork değerlerini söyleyelim. Almanlardan alınan yeni motorla hacim 4.0L, silindirler ise V8 konumuna geçti. Çift turbo, Mercedes AMG GT-R’da olanla aynı. Bi arabada gidiş özelliklerinden sonra en çok merak edilen fiyat kısmına geldik. DB11’in Avrupa satışı 214 bin $! Ülkemize gelse ne olurun cevabı da yaklaşık 2.2 milyon TL. Aston Martin DB11’in muhteşem sesler eşliğinde 0-200 km/h hız denemesini videomuzdan izleyebilirsiniz!
Yüzlerce metre öteden de fark edilebilecek bu arabanın, özellikle arka görünümü “aşk” derecesinde güzel. Ön kısım zaten yıllardır değişmeyen güzellikte devam ediyor. Aston Martin DB11 için insanlardan gelen yorumlara baktığımızda yoğunluk “V12’nin sesi ve verdiği zevk V8’de olacak mı?” gibi sorular geliyor. Aslında değişen fazla bir şey yok. Neden derseniz; Motor oluşumunda AMG ile ortak yapılan V8’in daha hafif olduğunu söylemek istiyoruz. Bu da yaklaşık 120 kg’lık bir avantaj. DB11 V12 700 nm tork sunarkan V8, 695 nm tork üretiyor. V12 maksimum 322 km/h hıza çıkarken V8, 300 km/h hıza çıkıyor.
Biraz daha bahsedersek; V12 0-100’ü 3.9 saniyede olurken V8’in, 4.0 saniye oldu. Yani, emin olun ki V8 dönüşümü yapılırken üstün mühendisliklerde birer birer sergilenmiş. Keza işin içinde AMG faktörü var. AMG’nin olduğu yerde teknoloji veya yavaş gitme gibi olaylar pek görülmez.
İlginizi Çekebilir :
Aston Martin’in CEO’su Andy Palmer’ın, “Yeni V8 motor seçeneğiyle Aston Martin’i rakiplerinden ayıran performansı ve karakteri daha uygun bir fiyatla sunuyoruz. Teknik partnerimiz Mercedes-AMG’den gelen motordan beslenen ilk aracımız olan DB11 V8’le gurur duyuyorum. Aston Martin’in ihtiyaç ve taleplerinin karşılanmasına olanak veren özgür ve açık etkileşim imkanı için AMG’ye teşekkür ediyorum” demesi her şeyi özetliyor. Aston Martin’in bu yeni şaheseri sizde nasıl duygular uyandırdı?