İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, bugün kamuoyuyla paylaşılan “Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2022” araştırmasının sonuçlarına dair değerlendirmelerde bulundu. Şirketlerin ihracat performansına vurgu yaptı.
kolayca yatırım yapın
Konuya ilişkin yazılı bir açıklama yapan Bahçıvan, İkinci 500 şirketlerinin İSO 500’ün ihracat performansından olumlu yönde ayrıştığını söyledi. Bu gelişmenin, Türkiye’nin ihracat potansiyeli açısından oldukça sevindirici olduğunu ifade etti.
İSO Başkanı 3 Faktöre Dikkat Çekti
Değerlendirmesinde, 2022 yılı boyunca küresel ekonomiye şekil veren üç ana unsurun özellikle göz önünde bulundurulması gerektiğine dikkat çekti.
Küresel ekonomiyi büyük ölçüde etkileyen enflasyon sorununun bu unsurların en başında geldiğini söylerken 2022 yılının hemen başında patlak veren Ukrayna-Rusya savaşının ikinci sırada yer aldığını belirtti.
Bu unsurlara iklim değişikliğinin etkilerini artırması ve teknolojik rekabetin hızlanmasının da eklenmesiyle geçen yılın küresel ekonomi açısından “çoklu krizler” dönemi olarak tarihteki yerini aldığını aktardı.
2021 yılında yüzde 6,3 seviyesinde olan küresel büyümenin, 2022 yılında yüzde 3,5’e gerilediğini söyleyen İSO Başkanı, Türkiye ekonomisinin bu ortamda yüzde 5,5 ile güçlü büyüme performansını korumayı başardığının altını çizdi.
“İhracat Artışı Yakalanması Çok Değerli”
İSO İkinci 500 sonuçlarının bu çerçevede değerlendirildiğinde mevcut küresel daralmaya rağmen İkinci 500 Büyük şirketlerinin yüzde 19,3 ihracat artışı yakalamasının önemine değindi.
“Bu artışla İkinci 500 şirketlerinin hem toplam Türkiye ihracatı hem de İSO 500’ün ihracat performansından olumlu yönde ayrıştığının altını çizmek isterim.” derken bu gelişmenin, ülkenin ihracat potansiyeli açısından son derece sevindirici olduğunu kaydetti.
İSO İkinci 500’ün temel karlılık rasyolarına bakıldığında 2021’deki zirvelere kıyasla hafif düşüş görülse de bunun yüksek enflasyon ortamı ve kurların yükselişiyle maliyetlerin hızla arttığı dönemde normal karşılanması gerektiğini belirtti.
AR-GE harcamalarının, üretimden satışlarla uyumlu bir oranda artmış göründüğünü ancak teknoloji yoğunluklarına ilişkin göstergelerin henüz bu alanda yapısal bir dönüşümün işaretlerini vermekten oldukça uzak göründüğü notunu da iletti.
2022 yılı genelinde sanayi sektörünü etkileyen iç ve dış unsurlar düşünüldüğünde İSO İkinci 500’ün başarılı bir yıl geçirmiş olduğunun söylenebileceğini ifade etti.
2022’de öne çıkan olumlu gelişmelerin uzun vadede sürdürülebilirliğini test edebilmenin, ekonomi politikalarında yeniden bir kırılmanın yaşandığı 2023’ün verileri ile çok daha net bir şekilde gerçekleşeceğini sözlerine ekledi. (AA)
