Ekonomi politikalarının seçimden sonra sıkılaşmaya yönelik şekilde revize edilmesi, belirli şartlarda değişikler yaşanmasına neden oluyor. Bu durum tüketici kredisi faizlerinde de kendisini gösterdi.
Ekonomist ve köşe yazarı Emrah Lafçı, Dünya’da kaleme aldığı yazısında bu konuya değindi. Lafçı yıl başından bu yana haftalık yeni kullandırılan TL ticari kredilerin faizlerin yüzde 14’ten, 13 Ekim haftasında yüzde 50 seviyelerine yükseldiğine dikkat çekti.
Bu süreçte hesabını doğru yapan şirketlerin kar elde ettiğini ve finansman ihtiyaçlarının fazla olmayacağını sözlerine ekledi. Lafçı seçimler öncesinde Türkiye’de enflasyonun çok altında faizlerde kredi temin edildiğini ve bunun ekonomik yapıyı bozduğunu söyledi.
Emrah Lafçı durumla ilgili değerlendirmesinde, “Enflasyon yüzde 50’yse ve ben yüzde 20 faizle borç bulabiliyorsam, şimdi mal alıp bir sene sonra hiç kar koymadan satsam bile yüzde 30 para kazanmış oluyorum. Seçim öncesi dönemde de yaşanan buna yakın bir durumdu.” ifadelerini kullandı.
Sadece fiyat dalgalanmaları ve anapara riski bakımından değil, alınan risk itibariyle de hisse senedi yatırımcılarının ilgili dönemdeki borçlanma faizlerinin üzerinde bir getiri beklemeleri gerektiğini sözlerine ekledi.
Uzman ismin değerlendirmesi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz oranlarını artırdığı bir süreçte kendisini gösterdi. TCMB bugün gerçekleştirdiği son toplantıda beklentilerle paralel olarak 500 baz puanlık faiz artırımı gerçekleştirdi. Bu adım ile politika faizi yüzde 30’dan yüzde 35 seviyesine çıkarılmış oldu.