TEPAV Makroekonomi Çalışma Grubu, Türkiye’nin para politikasına ilişkin değerlendirmelerini içeren 14. Para Politikası Değerlendirme Notu’nu yayımladı. Ekrem Cunedioğlu, Ali Çufadar, Fatih Özatay ve Burcu Aydın tarafından hazırlanan raporda, ekonomik duruma dair kapsamlı analizler yer aldı.
Ekim 2024 raporunda, uyumlu bir plan olmaksızın yapılacak faiz indiriminin enflasyonla mücadelede olumsuz sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulunuldu.
Rapora göre, Türkiye’nin Eylül 2024 itibarıyla aylık tüketici enflasyonu, G20 ülkeleri arasında en üst sıralarda yer alıyor. Risk priminin 270 baz puan civarında olmasına rağmen, bu seviyenin daha da düşmesi gerektiği ifade edildi.
Ekonomik programın sürdürüldüğü takdirde enflasyonda bir düşüş beklenirken, yüksek faizler ve kredi piyasasındaki kısıtlamaların enflasyonla mücadeleyi zorlaştırdığına dikkat çekildi.
Raporda, 2024’te bütçe açığının yüksek kalmaya devam ettiği ve 2025 hedeflerine ulaşmak için ek önlemlerin alınması gerektiği belirtildi. Kamu tarafından belirlenen mal ve hizmet fiyatlarındaki artışların, üretim maliyetlerini yükselttiği ve enflasyonist baskı yarattığı vurgulandı.
Ekonomide başlatılan rasyonelleşme sürecinin genişletilmesi gerektiği ifade edilen raporda, bu programın toplumun geniş kesimlerinden destek almadan sürdürülebilir olmayacağı belirtildi.
Raporda, ekonomik dengeyi sağlamanın anahtarı olarak yapısal reformların önemi vurgulandı. Eğitim, hukuk sistemi ve yeşil dönüşüm gibi alanlarda yapılacak reformların sürdürülebilir büyüme açısından kritik görüldüğü ifade edildi.
Raporda ayrıca, vergi reformu ve kurumsal bağımsızlığın önemine dikkat çekildi. TCMB, TÜİK ve BDDK gibi kurumların bağımsız hareket etmesinin güven ortamını artıracağı belirtilirken, döviz rezervlerinin artırılması konusunda dikkatli olunması gerektiği vurgulandı.