Ocak-Mart döneminde yüzde 1,8 daralarak 2014’ün başından bu yana ilk düşüşünü kaydeden Tayland için karamsar tahminler gelmeye devam ediyor. Pazartesi günü Tayland ekonomisinin 2020’de en az yüzde 5 küçüleceğini öngören Dünya Bankası’nın yanı sıra bugün gelen tahmin de %5 ila %8 arasında daralacağını öne sürdü.
Ülkenin önde gelen ticaret derneklerinden bir grubun tahminini yansıtan görüşe göre ekonominin bu yıl, Mayıs’ta öngörülen yüzde 3-yüzde 5 aralığından daha derin düşeceği belirtildi.
Reuters’ın haberine göre ticaret, sanayi ve bankacılık üzerine ortak bir komiteye göre virüs kısıtlamalarının hafifletilmesine rağmen çoğu ekonomik gösterge Mayıs ve Haziran’da düştü.
Bu durum bir tarafta turizmin baskılanması diğer tarafta hanehalklarının ve işletmelerin satın alma gücünün zayıflaması nedeniyle gerçekleşti.
Thai Chamber of Commerce Başkanı Kalin Sarasin, bir basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Ekonomi henüz iyi değil ve iş kayıpları artacak. İşletmeler yeniden açılmaya başlamış olsa da henüz gelir yok.” İş grubu, ihracatın bu yıl yüzde 5 ila yüzde 10 aralığı yerine yüzde 7 ila yüzde 10 aralığında düşüş kaydedeceğini bildirdi.
Ayrıca Tayland bahtının yakın zamandaki yükselişi ve daha fazla değer kazanacağı hakkında endişelendiği eklendi. Son olarak grubun hükümeti, yaygın muhalefet ortasında Asya-Pasifik ticaret anlaşmasına katılmaya davet ettiği bilgisi verildi.
Raporda tahminen özellikle turizm ve hizmetlerle ilgili olanlar olmak üzere 8,3 milyon işçinin birçok işi riske atan COVID-19 krizinden dolayı istihdam veya gelir kaybedeceği vurgulandı.
Ekonomik olarak güvensiz ya da günde 5.5 doların altında yaşayanların (satın alma gücü açısından), ilk çeyrekteki 4,7 milyondan 2020’nin ikinci çeyreğinde 9,7 milyona çıkmasının beklendiği belirtildi. Üretim ve hizmetler sektöründeki işçilerle ekonomik açıdan güvensiz orta sınıf hanehalklarının payının, yüzde 6’dan yüzde 20’ye çıkacağı kaydedildi.
Dünya Bankası Tayland Ülke Direktörü Birgit Hansl; “İyileşme aşaması başlarken, önemli bir zorluk, işini kaybedenlerin işgücü piyasasına yeniden bağlanmasına nasıl yardımcı olunacağı olacaktır. En savunmasız sektörlerdeki bireylere yönelik ücret sübvansiyonları gibi aktif işgücü piyasası önlemleri ve yeniden istihdamı teşvik etmek için iş başında eğitim konuları araştırılmalıdır” dedi.
