Yurt içinde günün takip edilen en önemli verisi geldi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), yılın üçüncü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısını gerçekleşti. TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile Taha Çakmak, Mustafa Duman, Elif Haykır Hobikoğlu ve Emrah Şener’den oluşan kurul kararına göre Merkez Bankası, piyasanın beklentileri dahilinde politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 8,50 oranında sabit bıraktı.
23 Şubat toplantısında 50 baz puan indirerek yüzde 9’dan yüzde 8,50’ye çekmişti. Bugünkü toplantı için yapılan anketler ise pas geçileceğini işaret ediyordu.
Geçtiğimiz ayın karar metninde, 6 Şubat’ta yaşanan depremler yer bulmuş, üretim, tüketim, istihdam ve beklentiler üzerindeki etkilerine bağlı olarak ekonomiyi yalnızca yakın vadede etkileyeceği ve orta vadede kalıcı bir etkisinin olmasının beklenmediği aktarılmıştı.
50 baz puanlık indirimin ve mevcut faiz oranının deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu belirtilerek, bu ay değişiklik yapılmayacağının sinyali verilmişti.
Depremin Ekonomiye Etkilerinde Beklentiler Değiştirilmedi
Bugünkü karar metninde yakın dönemde ekonomik faaliyetlerde tahmin edilenden daha olumlu bir gelişme olmasına karşın jeopolitik risklerin ve faiz artışlarının gelişmiş ülke ekonomilerinde resesyon riskini sürdürdüğü belirtildi.
Daha önceki açıklamalarda olduğu gibi Türkiye’nin geliştirdiği stratejik çözümler sayesinde temel gıda maddeleri başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz sıkıntıların ortadan kaldırıldığı ancak küresel boyuttaki gelişmelerin üretici ve tüketici enflasyonunu yüksek tutmaya devam ettiği söylendi.
Geçen ayın karar metninde yer alan deprem konusundaki beklentiler değiştirilmedi. Asrın felaketi olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerden önce temel göstergelerin büyümeyi işaret ettiği fakat depremden sonra yakın vadede olumsuz etkileri olabileceği söylendi.
Buna karşın orta vadede ekonomi üzerinde kalıcı bir etki yaratmasının beklenmediği bir kez daha vurgulandı. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyede kalıcı hale gelmesi için fiyat istikrarının son derece önemli olduğu, kurulun liralaşma stratejisi kapsamında parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini destekleyecek araçları kararlılıkla kullanmaya devam edeceği açıklandı.
Bir Sonraki Toplantıda da Sabit Tutulacağının Sinyali Verildi
Fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşü işaret eden güçlü göstergeler sağlanana ve orta vade hedefi olan yüzde 5 enflasyona ulaşıncaya kadar kurulun elindeki tüm araçları kullanmaya kararlılıkla devam edeceği belirtildi.
Geçen ay yer verilen “Kurul, para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu görüşündedir.” ifadesi yinelenirken, depremin 2023 yılının ilk yarısındaki etkilerinin yakından takip edileceği kaydedildi.
TCMB’nin fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi’ni tüm unsurlarıyla uygulayacağı, fiyatların genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceği ifade edildi.
