Küresel merkez bankalarının sıkı para politikaları ve başta ABD Merkez Bankası (FED) olmak üzere yüksek faiz oranlarının uzunca bir süre bu seviyelerde tutulacağı beklentisi devlet tahvillerini yükseltti. Küresel tahvillerde olağan dışı bir yükseliş yaşandı.
ABD 10 yıllık tahvil getirileri yüzde 4,88 ile 2007 yılından bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Benzer şekilde Almanya ve Fransa tahvilleri 12 yılın, İngiltere tahvilleri ise 15 yılın zirvesini gördü.
Buna eşlik eden dolar endeksi ise 107 seviyesini görerek 10 ayın en yükseğine ulaştı. Bu gelişmelerle baskı altında kalan altın fiyatları ise 1800 dolar seviyelerine kadar çekildi. Hazine tahvillerindeki artış yatırımcıların borsadan çekilmesine sebep olurken, güçlenen dolar Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeleri de etkiliyor.
Piyasalarda Riskten Kaçış İsteği
Tahvil faizlerindeki yükselişin sebeplerini açıklayan Galata Menkul Araştırma Müdürü Yusuf Kavak, bunun ilk sebebinin son haftalarda yükselen petrol fiyatlarının enflasyonu tetikleyeceği endişesiyle faizlerin uzun süre daha yüksek kalacağı kaygısı olduğunu söyledi.
İkinci olarak ise 300 trilyon doları aşan küresel borcu işaret etti. Tahvil faizlerindeki artışların, ülkelerin ve şirketlerin borçlanma maliyetlerinin yükseleceği kaygısını yaratarak yatırımcıların risk iştahını düşürdüğünü belirtti.
Küresel piyasada yaşanan bu risklerin yurt içi piyasalarına da yansıdığını belirten Kavak, “Uluslararası yatırımcılar öncelikle likidite sorunları ile daha riskli görülen Emerging Markets (Gelişmekte Olan Piyasalar) varlıklarından çıkmak ister. Doğal olarak, Türkiye’nin CDS’i ve kurun yukarı gitmesi ile Borsa İstanbul’un baskı altında kalmasının da sebebi de budur.” şeklinde açıklama yaptı.
BIST 100 endeksi 8.562 zirvesi sonrası dün özellikle öğleden sonra sert satışlarla karşılaştı. Kapanışı yüzde 2,12 değer kaybıyla 8.333 puandan yaptı.
Gelişen Piyasalarda 7 Haftadır Hisse Çıkışı Var
Ata Yatırım Hazine Genel Müdür Yardımcısı Etem Öztekin de FED’in faizlerin bir süre daha yüksek seyredeceğini işaret etmesinin ardından ABD tahvil faizlerindeki ve dolardaki yükselişin küresel sermaye piyasalarını etkilediğini söyledi.
Gelişen ülke ekonomilerinde hem hisse hem faiz piyasalarında 7 haftadır net çıkış olduğunu belirten Öztekin, “Burada Türkiye’nin, hem yabancı payının çok düşük seviyelerde olmasından dolayı çıkacak önemli bir yabancı paranın olmaması hem de ortodoks politikalara geçmesinin verdiği pozitif havanın katkısıyla diğer gelişmekte olan ülkelere göre bir parça pozitif ayrıştığını söyleyebiliriz. Ancak önümüzdeki döneme baktığımızda gelişmiş piyasalardaki yüksek faiz ortamı; tüm gelişen ülkelerde olmasını beklediğimiz gibi TL’yi de oldukça zorlayan bir gelişme.” dedi.
