Asgari Ücret Tespit Komisyonu, ilk toplantısını 10 Aralık Salı günü gerçekleştirecek. Milyonlarca insan toplantılardan çıkacak rakamı beklerken nihai karar öncesi kurumlardan talepler geliyor. Asgari ücret masasında olmayan sendika konfederasyonlarından Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) da bugün yayımladığı raporda taleplerini açıkladı.
“Hepimizin hayatı çok değerlidir: İşçiler, emekçiler olarak asgari yaşamak istemiyoruz!” başlıklı raporda 2024’te asgari ücretin yıl ortasında artırılmadığı anımsatıldı.
“Bu durum asgari ücreti enflasyon karşısında ciddi biçimde eritti ve doğal olarak bu durum 2025 yılı asgari ücret artışı beklentilerini yükseltti. Yüksek enflasyon koşullarında yılda bir asgari ücret zammı kabul edilebilir değildir. Öncelikle şunu ifade etmek isteriz ki; önümüzdeki günlerde belirlenecek asgari ücret, yüksek enflasyon koşullarında 2025 yılının tamamı için geçerli bir asgari ücret olamaz, olmamalıdır.” ifadelerine yer verildi.
Asgari ücretin ortalama ücret haline geldiği gerçeğini vurgulayan DİSK, çalışanların yarısından fazlasının hayatını sürdürmek zorunda olduğu asgari ücretin, açlık sınırının bile altına gerilediğini aktardı.
Son iki yılda 2023 Ocak ayından 2024 sonuna 24 ay boyunca asgari ücret yalnızca 4 ay açlık sınırının üzerinde oldu. Ekim 2024’te net asgari ücret 17.002 TL iken açlık sınırının 20.860 TL ve yoksulluk sınırı ise 72.156 TL olduğu belirtildi.
Türk-İş’in son araştırmasına göre Kasım’da ise yoksulluk sınırı 66 bin 976 lira olarak belirlendi. Yaklaşık 67 bin lira olan yoksulluk sınırı göz önüne alındığında DİSK’in talebi 33 bin 488 liraya işaret etti.
DİSK, yoksulluk sınırımı 2025 yılı asgari ücret ücreti belirlenirken asla göz ardı edilmemesi gereken üç kriter arasında gösterdi. Bunlar:
- Asla tutmayan ve sürekli revize edilen afaki enflasyon hedeflerine göre bir artış asla kabul edilemez. Bir yandan geçtiğimiz yıl işçiler için, dar gelirliler için gerçekleşen enflasyon karşısındaki kayıplar giderilmeli, bunun yanı sıra büyümeden ve milli gelir artışından hak ettikleri pay çalışanlara mutlaka verilmelidir.
- Asgari ücret bir işçinin değil, uluslararası standartlara uygun olarak işçinin bakmakla yükümlü olduğu hanehalkı ile birlikte geçinebileceği bir ücret olarak belirlenmelidir.
- Açlık ve yoksulluk sınırları göz ardı edilmemeli; bir evde iki kişi çalıştığı zaman o eve bir yoksulluk sınırı kadar gelir girebilmesi asgari ücret ile garanti altına alınmalıdır.
Talepleri arasına gelir verisi tarife dilimleri ile en düşük emekli aylığı gibi önemli konulara da değinen sendika, devletin özel sektördeki işçilerle kamu işçileri ve kamu görevlileri arasında ayrım yapmasının Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu kaydetti. Bu nedenle en düşük işçinin, memur ile emeklilerin ücret ve maaşlarının aynı olması gerektiğini savundu.