
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) dünkü Para Politikası Kurulu toplantısında 350 baz puanlık faiz artırım kararı aldı. JPMorgan bu kararın ardından Türkiye’nin yıl sonu enflasyon beklentisini yukarı yönlü revize etti.
Kurum, 2025 sonu enflasyon tahminini yüzde 29,5’ten yüzde 30,5’e yükseltti. Tahminin yükseltilmesinin nedenleri arasında zirai dona da dikkat çekti. 19 Haziran toplantısında politika faizini yüzde 46’da sabit bırakmasını da öngördü.
Fatih Akçelik, Michael Harrison ve Anezka Christovova imzalı 17 Nisan tarihli notta, “Haziran ayındaki aranın ardından TCMB’nin 24 Temmuz’dan itibaren her PPK toplantısında 200 baz puan indirim yaparak faizi yıl sonunda yüzde 38’e indireceğini öngörüyoruz. Daha önceki tahminimiz yüzde 35’ti. TCMB yurt içi yerleşiklerin dolarizasyonunu önlemek için 2025 yılında politika faizini yıl boyunca manşet TÜFE enflasyonunun oldukça üzerinde tutacaktır,” değerlendirmesi yapıldı.
TL faizini yüzde 49’a yükseltme esnekliği
Aynı zamanda JPMorgan’ın notunda, Ağustos 2026 vadeli TL tahvil pozisyonunun kapatıldığı belirtildi.
Kurum, “Gecelik borç verme faizindeki artışı, TCMB’ye döviz üzerinde yeni bir baskı oluşması halinde bankalararası TL faizini yüzde 49’a yükseltme esnekliği veriyor. Bu kararın Türk lirası için olumlu olduğunu düşünüyoruz çünkü gelecekteki potansiyel şoklara karşı bir tampon oluşturuyor. Likidite açığı döviz rezervlerinin azalması, TCMB likidite senetlerinin piyasaya sürülmesi ve daha uzun vadeli mevduat ihalelerinden kaynaklandı,” dedi.
TCMB’nin tahvil geri alım ihalelerinin eş zamanlı olarak likidite enjekte ettiğini belirten kurum, TCMB’nin niceliksel genişleme ve enflasyonist olarak görülebilecek büyük geri alımlara karşı temkinli olacağını düşündüklerini de ifade etti.
JPMorgan, TCMB’nin faiz artırım kararının Türk lirası için ılımlı şekilde pozitif olduğu ve risk-getiri oranının giderek tahvillerden ziyade Türk lirası lehine yöneldiği değerlendirmesini de yaparak, Türk lirasında “ağırlık artır” tavsiyesini korudu.