ABD merkezli yatırım bankası JPMorgan’dan analistler, Avrupa bankalarının şu anda ticari emlak piyasalarında görülen bazı sorunlar konusunda, ABD’li rakiplerine göre daha az tehditle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Ekonomistler, küresel bankacılık piyasalarındaki sorunların zaten baskı altında olan trilyon dolarlık sektör için daha geniş bir kredi sıkışıklığını tetiklemesi halinde, ticari mülkiyetin düşecek bir sonraki araç olabileceğinden endişe ediyorlar.
Ofis alanına olan talep, salgın dönemindeki evden çalışma eğilimi nedeniyle azaldı ve artan küresel faiz oranları firmaların borçlanmasını daha pahalı hale getirse de, Avrupa pazarının yapısı bir miktar rahatlık sağladı.
JPMorgan, Avrupa’da Bulaşma Beklemiyor
JPMorgan analistleri, temel olarak, farklı sektör dinamikleri göz önüne alındığında, ABD bankalarından, Avrupalı emsallere herhangi bir bulaşmanın olmasını beklemediklerini söyledi.
ABD pazarı, yüksek ofis boşluk oranları ve ihmal edilebilir kira artışından olumsuz etkilenirken, Avrupa’nın çok daha az boş mülkü olduğunu ve enflasyona bağlı daha fazla kira sözleşmesinden yararlandığını vurguladılar.
Politika yapıcıların başlıca korkusu, bankaların sağlığıyla ilgili endişelerin bir mevduat kaçışını tetiklediği ve parayı serbest bırakmak amacıyla emlak kredisi aramaya teşvik ettiği sözde bir kıyamet döngüsü senaryosunun gerçekleşmesini içeriyor.
Böyle bir senaryonun gerçekleşmesi, emlak sektöründeki düşüşü hızlandırabilir ve 2007-08 küresel mali krizinde olduğu gibi başka büyük bir çöküşte dalgasını beraberinde getirebilir. Capital Economist’teki analistler, ABD ticari emlak fiyatlarında yüzde 20’ye yakın düşüş bekliyor.
Federal Rezerv tarafından varlık büyüklüğüne göre en büyük 25 bankanın dışında kalan borç verenler, ABD bankalarının tüm kredilerinin yaklaşık yüzde 40’ını sağlıyor. Bu bankalar, ticari gayrimenkul sektörüne verilen ödenmemiş kredilerin yaklaşık yüzde 70’ini oluşturuyor.
JPMorgan, Avrupa’daki bankalara dair olumlu görüşünde, bu firmaların sektöre finansman sağlamaya devam etme istekliliği olduğunu bildirdi.