Tarihteki en büyük şok olarak nitelendirilen koronavirüs pandemisi, ülke görünümlerini karartmaya devam ediyor. Ekonomiler için rekor daralma tahminlerinin ardı arkası kesilmezken, İsviçre hükümet de bu durumun son örneği oldu.
The State Secretariat for Economic Affairs (SECO) tarafından yayımlanan tahminde Hükümetin Uzman Grubu, önceki değerlendirmesini büyük ölçüde onayladı ve 2020’de onlarca yılın ardından GSYİH’de en keskin düşüşün beklendiğini söyledi.
Düşük noktaya ikinci çeyrekte ulaşılacağı ve şiddetli sınırlama önlemleri ile salgının diğer dalgalarının gerçekleşmemesi şartıyla, ekonominin yılın ikinci yarısından itibaren toparlanmaya başlaması gerektiği kaydedildi.
SECO, İsviçre GSYİH’sinin bu yıl yüzde 6,2 daralarak ülkenin petrol fiyatlarındaki şokların ardından vurulduğu 1975’ten bu yana en kötü gerilemesini yaşayacağını öngördü.Ayrıca işsizliğin bir bütün olarak ortalama yüzde 3,8’e ulaşacağını tahmin etti. 2021’de İsviçre ekonomisinin ılımlı toparlanma kaydetmesi gerektiği ve bunun yüzde 4,9 olacağı ifade edildi. İşgücü piyasasındaki durumun iyileştirilmesininse en iyi ihtimalle yavaş olacağı, işsizliğin 2021’de %4,1’e yükseleceği kaydedildi.
Mart ayı ortalarında başlayan koronavirüs kaynaklı kapanmaların 2020‘nin ilk çeyreğinde GSYİH’de keskin bir düşüşe yol açtığı söylendi. Keza ilk çeyrek GSYİH verisini açıklayan İsviçre, yüzde 2,6’lık düşüş yaşamıştı. Bu noktada, ekonomik faaliyetin alınan önlemlerden daha uzun süre etkilendiği ikinci çeyrekte, ekonomik üretimde daha büyük bir düşüşün beklendiği kaydedildi.
Ancak Covid-19 vaka sayısındaki hızlı düşüş sayesinde, sağlık politikası önlemlerinin Nisan ayının sonundan biraz daha hızlı bir şekilde azaltılabileceği eklendi.Bu nedenle kısa vadeli beklentilerin Nisan ayı tahminlerine göre daha parlak hale geldiği belirtildi. Yılın geri kalanında en son tahminlerde olduğu gibi sınırlı bir iyileşme beklenirken hane halkının, kısa süreli çalışmanın artması, artan işsizlik ve istihdamdaki düşüş nedeniyle gelir kaybına uğradığı aktarıldı.
Koronavirüs enfeksiyonlarını önlemek için önemli ekonomik belirsizlik ve koruyucu tedbirlerin, özel hanehalklarının tüketim harcamalarını daha da kısıtlamasının muhtemel olduğu söylendi. Raporda başta büyük güney Avrupa ülkeleri olmak üzere kilit ticaret ortaklarının koronavirüs krizinin uzun süreli sonuçlarıyla karşı karşıyayken uluslararası ekonomik faaliyetin durgun bir iyileşme beklediği dile getirildi.