NATO üyeliğine ilgi Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle arttı. Rusya’nın 24 Şubat’ta başlattığı Ukrayna’ya yönelik askeri operasyonlarının ardından İsveç ve Finlandiya’da NATO üyeliği için isteğin arttığı açıkça görüldü.
Kremlin, NATO’ya karşı çıktığını pek çok kez açıkça belirtirken Sözcü Dmitry Peskov yakın zamanda yaptığı bir açıklamada örgütü taraf olarak gördüklerini savunarak şöyle demişti:
“Durumu yeniden dengelemeli ve kendi güvenliğimizi sağlamak için ek önlemler almalıyız çünkü NATO’nun bir çatışma makinesi olduğuna, barışçıl bir ittifak olmadığına derinden inanıyoruz. NATO, çatışma için tasarlandı ve varlığının asıl amacı ülkemize karşı koymaktır.”
Gelişmeler üzerine İsveç ile Finlandiya’nın muhtemel NATO üyeliği gündemde yer tuttu.
İsveç ve Finlandiya’nın NATO Üyeliği Masada: Nedeni Rusya’nın Ukrayna İşgaliyle Değişen Ortam!
Alınan bilgiler Finlandiya’nın ardından İsveç’in de NATO üyeliği için adım attığını gösterdi.
Finlandiya ve İsveç, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının ardından Avrupa’nın güvenlik ortamının tamamen değiştiği konusunda uyararak önümüzdeki haftalarda NATO’ya katılım sinyali verdi.
CNBC tarafından aktarılan bilgilere göre Finlandiya Başbakanı Sanna Marin bugün yaptığı açıklamada, Rusya ile 1.300 kilometrelik bir sınır paylaşan İskandinav ülkesinin ABD liderliğindeki askeri ittifaka katılıp katılmama kararını haftalar içinde vereceğini söyledi.
Finlandiyalı milletvekillerinin Paskalya tatilinden döndükten sonra 30 üyeli ittifaka katılmanın artılarını ve eksilerini tartışmaları beklenirken Stockholm’deki ortak basın toplantısında İsveç Başbakanı Magdalena Andersson ile birlikte konuşan Marin, “Rusya Ukrayna’yı işgal ettiğinde her şey değişti” dedi.
Finlandiya ve İsveç’teki insanların zihniyetlerinin, Rusya’nın eylemleri nedeniyle çok dramatik bir şekilde değişip şekillendiğini aktaran Marin; “bu, Finlandiya’da kendi güvenlik seçimlerimiz hakkında bir tartışma yapılamasına yönelik bir sürece ihtiyaç duyulmasına neden oldu” dedi.
İsveçli mevkidaşı Andersson da Marin’e katılarak İsveç’in NATO üyeliği talep etmesinin doğru olup olmadığına dair analizi geciktirmenin hiçbir anlamı olmadığını söyledi. “Sanırım birçok kez söylediğim gibi, bu tarihte çok önemli bir zaman. 24 Şubat’ın öncesi ve sonrası var. Güvenlik ortamı tamamen değişti” ifadeleriyle açıklamada bulundu.
Marin ve Andersson’ın açıklamaları, iki İskandinav ülkesinin askeri ittifaka hızla katılmaya çalışabileceklerinin ve böylece geleneksel tarafsızlık duruşlarına son verebileceklerinin en güçlü göstergesi olarak yorumlandı.
Bu arada NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg defalarca Finlandiya ve İsveç’in kendi yollarına karar vermeleri gerektiğini belirterek ittifakın yeni üyelere kapısının açık olduğunu söyledi.