Uluslararası Para Fonu (IMF), Türkiye için 4. Madde Gözden Geçirme Raporu’nu yayımladı. James Walsh liderliğindeki IMF ekibi, dördüncü madde görüşmelerini gerçekleştirmek üzere 29 Mayıs – 11 Haziran 2024 tarihleri arasında Türkiye’yi ziyaret etti.
kolayca yatırım yapın
Raporda ifade edilen görüşler IMF personelinin görüşleri olmakla birlikte IMF Yürütme Kurulu’nun görüşlerini temsil etmeyebilir.
Ziyaret kapsamında oluşturulan rapor, Türkiye’nin ekonomik politikalardaki dönüşümünün genel politika karışımını sıkılaştırdığını, kriz risklerini önemli ölçüde azalttığını ve güveni artırdığını vurguladı.
Cari açığın ilk çeyrekte gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 2,7’sine düştüğünü ve piyasa duyarlılığının iyileştiğini belirtti.
Ayrıca uluslararası rezervler Nisan ayında 91 milyar dolar arttı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin kredi notunu yükseltti ve CDS de 2023 ortasından bu yana yaklaşık 440 baz puan azaldı.
Temmuz’da yüzde 62 olan enflasyonun yaz aylarında azalmaya başlasa da yüksek kaldığı belirtildi.
Raporda “Finans ve kurumsal sektörler şimdiye kadar görünür bir stres olmadan serbestleşme ve politika sıkılaştırmasını atlattı” ifadeleri yer aldı.
Sıkı Finansal Koşullar Sürmeli
Bu ay beşinci kez pas geçen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın sıkı finansal koşulları sürdürmesi gerektiği belirtildi.
“Sıkı para politikası duruşunun, manşet enflasyon ve enflasyon beklentileri TCMB’nin tahmin aralığına düşene kadar sürdürülmesi gerekecektir. Enflasyon beklentileri düşmeye devam ettikçe finansal koşullar sıkılaşacaktır, ancak sıralı enflasyon 2025 sonu hedef aralığıyla tutarlı bir yola doğru düşmeye devam etmezse, ek sıkılaştırma gerekebilir” dendi.
Aynı zamanda enflasyon sürdürülebilir bir şekilde gerileyene kadar TCMB’nin aşırı gerçek değerlenmeden kaçınırken geçici döviz kuru oynaklığını yumuşatmaya devam etmesi ve rezerv tamponlarını fırsatçı bir şekilde yenilemesi gerektiği vurgulandı.
Rapora göre enflasyon düştükçe ve rezerv tamponları iyileştikçe, müdahale azaltılabilir ve döviz kurunun bir şok emici olarak hareket etmesine izin verilebilir. Fakat kalıcı şoklara karşı müdahaleden kaçınılmalı.