Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, “Kriz Üzerine Krizle Yüzleşmek: Dünya Nasıl Tepki Verebilir?” başlıklı sunumda konuştu. Bir kriz üstüne başka bir krizle karşı karşıya olduğumuzu belirten Georgieva, birincisinin pandemi, ikincisinin savaş olduğunu söyledi.
“Görünüm olağanüstü derecede belirsiz, normal aralığın çok ötesinde. Savaş ve yaptırımlar tırmanabilir. Yeni Covid-19 varyantları ortaya çıkabilir. Mahsuller başarısız olabilir.” şeklinde kaygı verici bir yorum yaptı.
Ukrayna’da 11 milyondan fazla yerinden edilmiş insan olduğunu belirterek, “Savaşın ekonomik sonuçları hızla ve uzaklara, komşulara ve ötesine yayıldı ve dünyanın en savunmasız insanlarını vurdu. Yüz milyonlarca aile zaten daha düşük gelirler, daha yüksek enerji ve gıda fiyatları ile mücadele ediyordu. Savaş bunu daha da kötüleştirdi ve eşitsizliği daha da artırmakla tehdit ediyor.” dedi.
Enflasyonun uzun yılardan beri birçok ülke için bir tehlike haline geldiğini belirten isim, bunun küresel toparlanma için büyük gerileme olduğunu sözlerine ekledi. “Ekonomik açıdan büyüme düşüyor ve enflasyon yükseliyor. İnsani açıdan, insanların gelirleri düştü ve sıkıntıları arttı.” ifadesini kullandı.
Salgın ve savaşın yanında bir de dünya ekonomisinin farklı ticaret ve teknoloji standartları, ödeme sistemleri ve rezerv para birimleri ile jeopolitik bloklara bölünmesi gibi sorunların olduğuna dikkat çekti.
2022 ve 2023 için Küresel Büyümede Daha Fazla Düşüş Bekleniyor
Ocak ayı raporunda küresel ekonomi için büyüme beklentisini yüzde 4,4’e düşürdüklerini hatırlatan IMF Başkanı, hem 2022 hem de 2023 için daha fazla düşüş öngördüklerini ifade etti.
Savaşın etkisinin 143 ekonomi için tahmin düşüşlerine yol açacağını belirtti. Not indirimiyle karşı karşıya kalan ekonomiler arasında Afrika, Orta Doğu, Asya ve Avrupa’daki net gıda ve yakıt ithalatçılarının yer aldığını söyledi.
“İyileşme, zengin ve fakir arasında derinden farklı olmaya devam ediyor.” diyen Georgieva, ardından sözü buğday sorununa getirdi.
Savaş başlamadan önce Rusya ve Ukrayna’nın dünya buğday ihracatının yüzde 28’ini sağladığını, şimdi fiyatların yükseldiğini ve gıda güvensizliğinin ciddi bir endişe kaynağı olduğunu ifade etti.
Enflasyonun, finansal istikrar için bir tehdit ve geçimini sağlamak için mücadele eden sıradan insanlar için bir vergi olduğunu, bu zorluk karşısında merkez bankalarının ekonominin nabzını tutarak ve politikalarını uygun şekilde ayarlayarak kararlı bir şekilde hareket etmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
