Protestolar, Hong Kong’u yağmalamaya devam ederken, bir ekonomist gerginlikleri nasıl hafifleteceğine dair fikrini ortaya attı. Bu konuyla ilgili takip edilen bir ekonomist olması da dikkatleri üzerine çekmesine neden oldu. Ekonomiste göre; protestoların sona ermesi için Çin’in, gücü şehirdeki zengin iş insanlarından uzaklaştırması ve emlak piyasasını düzeltmesi gerekiyor.
Şehirde devam eden gösteriler, önerilen tek bir yasaya karşı barışçıl bir yürüyüşle başladı. Ancak meydana gelen şiddet olaylarının ortasında Pekin’den tam özerklik talep eden, daha geniş bir demokrasi yanlısı seslerin duyulması protestoları büyüttü.
Bağımsız bir ekonomist olan Andy Xie, “Astronomik konut fiyatlarındaki sosyal hoşnutsuzluk, protestolarda büyük rol oynamaktadır,” dedi. Hong Kong’u bir düdüklü tencereye benzeten ekonomist, uzun süredir bu hoşnutsuzluğun yaşandığına dikkat çekti.
Konut fiyat eğilimlerini gösteren Centa-City Leading Index‘e göre; emlak fiyatları 2003 yılından beri yüzde 300’den fazla değer kazandı.
Ancak ücretler aynı dönemde büyük ölçüde durdu. Xie, “Gençlerin nasıl umut hissedebildiklerini görmek çok zor. Asla bir yeri karşılayamayacaklarını biliyorlar, böylece bir aile kuramazlar. Hayatta nasıl öne geçebilirler? Çaresizlik ve gerçekten derin bir mutsuzluk duygusu, bu huzursuzluğu tetikliyor,” ifadelerini kullandı.
Xie’nin yorumları, iş dünyasının liderlerinin Hong Kong ekonomisine zarar vermeye başlayan protestolar nedeniyle ses çıkarmaya başladıkları sırada geldi. South China Morning Post, Pazar günü Hong Kong’daki emlak zenginlerinin, halkı yasadışı protestoları durdurmaya ve istikrarın geri dönmesine izin vermeye çağıran ortak bir dilekçe yayımladıklarını yazdı.
CITIC Capital CEO’su Zhang Yichen dün WeChat hesabından, Hong Kong’da yasaların ve düzenin restorasyonuna hitap eden bir bildiri yayımladı. Duyurusunda, Hong Kong hükümeti ve polisine destek çağrısı yaptı. CITIC Capital, Çinli finansal şirketler grubu CITIC Grubu’nun alternatif yatırım koludur.
Geçen yıl küresel başkanlık ağı Oxfam, Hong Kong’da ‘özellikle şiddetli’ bir servet eşitsizliğine işaret etmişti.
Oxfam, bunun gelişmiş ülke ve bölgeler arasında en yüksek olduğunu söylemişti. Nisan ayında yayımlanan bir rapora göre; Hong Kong, bir ev satın almak için dünyanın en pahalı şehridir. Xie ise astronomik emlak fiyatlarını, yerel işletme liderlerinin önderlik ettiği konut piyasasına bağladı.
Xie, “Hong Kong hükümeti gerçekten sorumlu değil, çoğu insan Pekin’i dinlemek zorunda olduklarını düşünüyor. Ancak belki de daha önemlisi, büyük emlak krallarından gerçekten etkileniyorlar,” dedi.
Ekonomist, Hong Kong makamlarının konut politikalarını birkaç kez değiştirmelerine rağmen sonuçta bu zenginlikleri tercih ettiklerini söylüyor. Özel geliştiricilerin ise araziyi tutup, fazla inşa etmediklerini ve sadece piyasayı sıkmaya, fiyatları mümkün olduğunca zorlamaya çalıştıklarını belirtti.
Xie, gayrimenkul geliştiricilerin fiyatları, finans sektöründe çalışanların maaşları ve büyük ikramiyeleri ile karşılaştırdığına dikkat çekti.
Bunun ise yerel halkın boyunu aştığını söyleyen ekonomist, yerel halkın finans sektörü çalışanlarının kazancının yüzde 5’i kadar kazandığını belirtiyor. Bu para ile bir dairenin yüzde 5’inin alınabileceğini ifade eden ekonomist, bu nedenle küçük dairelerin yaratıldığına dikkat çekti.
Morgan Stanley’de eski bir Asya-Pasifik ekonomisti olan Xie, bir park yerinden daha küçük dairelere işaret ederken, bunun çılgınlık olduğunu belirtti. Xie, geçen günlerde South China Morning Post’ta konuyla ilgili bir yazı paylaşırken, “Kilit nokta, buradaki politik yapının ne hükümetin zirvede olduğu Singapur durumunun ne de Tayvan gibi demokrasinin ve insanların oy kullanabileceği olmasıdır,” dedi.
Asıl sorunun Hong Kong’daki zengin iş insanları olduğunu söyleyen Xie, Pekin’in Hong Kong’daki işyerlerinden uzak durması gerektiğini söyledi. “Her zaman Hong Kong’da bir karışıklık var, Pekin tavsiye için bu iş insanlarına gidiyor: Bir şeylerin çok yanlış olduğunu biliyorsun. Bu adamlar, Hong Kong’da sıkıntıya neden oluyor, neden onlara her zaman tavsiyede bulunacaksın? Sorun onlar; düzenli iş insanları olmaları gerekiyor, yeri yöneten politik güce sahip değiller,” ifadelerini kullandı.
