S&P Global ve Morgan Stanley’e göre Hindistan, Japonya ve Almanya’yı geride bırakarak dünyanın üçüncü büyük ekonomisi olmaya hazırlanıyor. S&P’nin tahmini, Hindistan’ın yıllık nominal gayri safi yurtiçi hasıla büyümesinin 2030′a kadar ortalama yüzde 6,3 olacağı yönünde.
Benzer şekilde, Morgan Stanley, Hindistan’ın GSYİH’sının 2031′e kadar mevcut seviyelerin iki katından fazla artacağını tahmin ediyor. Hindistan, Temmuz-Eylül çeyreği için yıllık yüzde 6,3′lük bir büyüme kaydetti ve böylece yüzde 6,2’lik tahmini aştı. Ülkenin hizmet sektöründeki güçlü iç taleple desteklenen Nisan-Haziran döneminde bir yıl öncesine göre yüzde 13,5′lik bir büyüme kaydedildi.
S&P: Hindistan Yatırımcı Merkez Olabilir
Hindistan Haziran 2021′e kadar olan üç ayda yıllık yüzde 20,1′lik rekor bir büyüme kaydetti. S&P’nin projeksiyonu, Hindistan’ın ticari ve finansal serbestleşmesinin, işgücü piyasası reformunun ve ülkenin altyapısı ile beşeri sermayesine yapılan yatırımın devamına bağlıdır.
Avustralya ve Yeni Zelanda Bankacılık Grubu Araştırmalarından bir ekonomist olan Dhiraj Nim, “Bu, ekonomik büyüme ve kişi başına düşen gelir açısından Hindistan’dan makul bir beklenti.” değerlendirmesini yaptı.
Nim, belirtilen reformlardan bazılarının halihazırda uygulamaya konulduğunu belirterek, hükümetin ülkenin yıllık harcama defterlerinde daha fazla sermaye harcaması ayırma taahhüdünün altını çizdi.
S&P analistlerine göre, Hindistan hükümeti yabancı yatırımcılar için bir merkez ve bir üretim santrali olmaya odaklanıyor. 2020 yılında uygulamaya konulan sözde PLIS, diğer teşviklerin yanı sıra hem yerli hem de yabancı yatırımcılara vergi indirimleri ve lisans izinleri şeklinde teşvikler sunuyor.
S&P analistleri, “Hükümet, Hindistan ekonomisini daha fazla ihracata dayalı ve küresel tedarik zincirlerinde daha birbirine bağlı hale getirmek için bir araç olarak PLIS’e güveniyor olabilir” notunu düştü.
Morgna Stanley Hindistan’ın Geleceği için İyimser
Morgan Stanley analistleri de Hindistan imalatının GSYİH içindeki payının yüzde 15,6′dan 2031′de yüzde 21′e yükselmesini bekliyor.
Analistler, çok uluslu şirketlerin Hindistan’a yatırım yapma konusunda her zamankinden daha iyimser ve hükümet hem altyapı inşa ederek hem de fabrikalar için arazi sağlayarak yatırımı teşvik ettiğini belirtti.
Economist Intelligence Unit’ten kıdemli bir analist olan Sumedha Dasgupta, “Hindistan’ın avantajları arasında bol miktarda düşük maliyetli işgücü, düşük üretim maliyeti, yatırıma açıklık, iş dostu politikalar ve güçlü bir tüketim eğilimi olan genç bir nüfus yer alıyor” dedi. .
Bu faktörlerin, Hindistan’ı on yılın sonuna kadar üretim merkezleri kurmak için çekici bir seçim haline getirdiğini söyledi. Bununla beraber Hindistan üretiminin yaklaşık yzüzde 20′sini ihraç eden ticarete oldukça bağımlı bir ekonomi olduğundan, uzun süreli bir küresel durgunluk riski olduğuna dikkat çekiliyor.