Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün katıldığı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Açılış Töreni’nde konuştu. Konuşmasında, kamuoyunda büyük ses getiren Onur Şener cinayetine değindi.
Erdoğan, geçen hafta Pazar günü çalıştığı mekan çıkışında katledilen ses sanatçısı Onur Şener’in faillerinin kamuda iş sahibi olmalarına yönelik eleştirileri reddetti.
Yaşanan talihsiz olayı münferit bir durum olarak gördü. Bu olay üzerinden kamu çalışanlarının hedef gösterilmesini eleştirerek şöyle konuştu:
“Kimi müessif adli vakalar üzerinden kamu kurumlarının, kamu görevlilerinin hedef gösterilmesini de yanlış buluyoruz. Hunharca katledilen müzisyen bir kardeşimizin acısını istismar etmek, bunu siyasetin malzemesi haline getirmek, böyle elim bir hadise üstünden farklı hesaplar görmek ne ahlakidir ne insanidir.”
Faillerin cezasını çekeceğini söyleyen Erdoğan, sürecin takipçisi olacakları sözünü verdi. Cumhurbaşkanı, “Milletçe hepimizin yüreğini dağlayan hadiseler karşısında elbette tepkimizi göstereceğiz, faillerin hak ettikleri cezayı alması için meselenin takipçisi olacağız. Bunu yaparken maktulün sevdiklerini yaralayan fevriliklerden de uzak duracağız. Hepimize önemli sorumluluklar düşüyor” dedi.
“Hiçbir Komplekse Kapılmadan İnsanlığın Ortak Birikiminden İstifadenin Gayretindeyiz”
Konuşmasında, son 20 yılda sanat alanında yapılan çalışmalara değinen Erdoğan, “Bizim sanat anlayışımız, ülkemizin yerli ve milli değerlerini göz ardı etmeden evrenseli kucaklamak üzere kuruludur” dedi.
“Hiçbir komplekse kapılmadan insanlığın ortak birikiminden azami derecede istifadenin gayretindeyiz” diyerek, sanatın tekel konumuna düşmesine neden olan görüşleri eleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yorumu şöyle:
“Sanatı tekelleştiren, sanatçıları toplumun karşısında konumlandıran çarpık bakış açılarını reddediyoruz. Sanatçıyı bağrından çıktığı milletin ferdi, sorumlu üyesi görmek yerine adeta onu mürebbiyesi gibi gösterme peşinde koşanlar kesinlikle iyi niyetli değillerdir. Bu tür ötekileştirici, hatta düşmanlaştırıcı yaklaşımların kimseye faydası dokunmadığı gibi kaybedeni ise sanatçılarla birlikte milletimiz olmaktadır. Eski Türkiye’ye ait bu tür durumların artık tamamen geride bırakılması gerekiyor.”
