Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, katıldığı A Haber canlı yayınında bölgesel gelişmeleri değerlendirdi. Suriye-Ürdün sınırındaki ABD askeri üssüne yapılan saldırının ardından Suriye ve Irak’ta çatışma riskinin arttığını belirten Fidan, “Durum iyi değil. Daha büyük bir yayılmayla karşı karşıya kalabiliriz” diyerek dikkat çekti.
F-16 ve F-35 diplomasisine de değinen Bakan Fidan, F-35 programından çıkarılmalarının kendi hava savunma politikalarının bir yansıması olduğunu ifade etti.
Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) ortaklarından bekledikleri desteği alamadıkları için Rusya ile S-400 anlaşmasına yönelen Türkiye’nin, F-35’e ilişkin maddi kayıplarının yanı sıra kapasite zararı yaşadığını vurguladı.
Türkiye’nin F-35’in sadece müşterisi değil, aynı zamanda üretici ortaklarından olduğunu da belirterek, maddi zararın tazmini için çalışmaların devam ettiğini kaydetti.
Yunanistan’a F-35 teslimi konusuna ilişkin de konuşan Fidan, dengelerin nasıl değişeceğini takip etmek gerektiğini söyledi.
Hava savunma sistemlerindeki kabiliyetlerini geliştirme ihtiyacının öne çıktığına dikkat çekerek, yerli Hisar sınıfı hava savunma sistemlerinin önemine vurgu yaptı. Batı’dan alınmak istenen sistemlerin Türkiye’ye uygun görülmemesi nedeniyle farklı arayışlara yönlendiklerini ifade etti.
Ateşle Oynanıyor!
Dışişleri Bakanı, Gazze savaşının başından itibaren bölgesel yayılma riskini sürekli gündeme getirdiklerini belirtti.
Bölgedeki dengeyi gözeten herkesin uyarı yapması gereken bir durum olduğuna işaret ederek, savaşın karşılıklı vuruşlarla sürdüğünü ve tarafların kontrolsüz bir aşamaya geçmeyi tercih etmediğini söyledi.
Ancak, “ateşle oynamak” tabirinin devreye girdiğini belirterek, bu riskin kontrol altına alınamayabileceği uyarısını yaptı.
Türkiye’nin bölgesel ortaklar ve Amerika ile sürekli görüştüğünü ifade ederek, bölgesel yayılmadan kaçınılması gerektiğini ancak şu anki durumun iyi olmadığını ve daha büyük bir yayılma riski bulunduğunu vurguladı.