Türkiye’nin yaşadığı deprem faciasının ardından yaraların sarılması konusunda Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Prof. Dr. Muharrem Kılıç değerlendirmelerde bulundu. Ülkenin zor zamanlardan geçtiğini vurgulayarak, yaraların sarılmasında dayanışma ile hareket edildiğini belirtti.
Depremler sebebiyle birçok konutun yıkıldığına işaret eden Kılıç, sağlıklı bir konutta yaşamanın temel ihtiyaçlar listesinin başında geldiğini ve temel bir insan hakkı olduğuna dikkat çekti.
Deprem bölgesindeki vatandaşların bazılarının başka illere göç ederek, yeni bir konut edinmeye çalıştığını hatırlattı. Söz konusu mağduriyetin fırsata çevrilmeye çalışıldığını, afetzedelerden yüksek kira istenmesininse kamuoyu vicdanını yaraladığını vurguladı.
Depremzedeler TİHEK’e Başvurabilir
TİHEK’in görevlerine de değinen Kılıç, eşitlik ilkesinin tesisi ve ayrımcılığın önlenmesininse bu görevlerden biri olduğuna dikkat çekti. Konut edinme sürecinde ayrımcı bir tavırla karşılaşan afetzedelerin TİHEK’e başvurabileceği bilgisini verdi.
6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin ardından kurul toplantısı gerçekleştirildiğini bildiren Kılıç, resen inceleme yetkisi kapsamında araştırma yapma kararı alındığını söyledi.
Kira Artırımı Bir İnsan Hakkı İhlali
Depremzedelere dönük olarak konut kiralarına artırım yapılmasının bir insan hakkı ihlali olduğunu yineleyen Kılıç, “Kimi zaman eşitlik ilkesinin ihlali, ayrımcılık yapma, bizim kanunumuzda da yer aldığı üzere bir ayrımcılık söz konusu olabiliyor.” ifadelerini kullandı.
Afetzedelere yüksek bir kira bedeli talep edilemeyeceği içinse depremzedeye kiralanmaması durumunun olabileceğini kaydetti. Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na ise bu durumda başvuru yapılabileceği iletildi.
TİHEK’in hak aranabilecek bir kurum olduğunun altını çizen Kılıç, “Biz de kurul olarak ihlal kararlarımızı veriyoruz.” dedi.
TİHEK’in İdari Yaptırım Uygulama Yetkisi Var
Son zamanlarda kamuoyu ve sosyal mecralara yansıyan “depremzedeleri istihdam etmeyelim” söylemlerini üzücü olarak nitelendirerek, böyle durumlarda TİHEK’in idari yaptırım uygulama yetkisinin bulunduğuna vurguda bulundu.
Kılıç, “Kişilerin böylesi şeylerden, istihdamdan, konuta erişimden mahrum bırakılması hem bir insan hakları ihlali hem de ayrımcılık yasağının ihlali olarak karşımıza çıkıyor.” dedi.
Bahsi geçen türden kamuoyu duyurularının, beyanatların ve ilanların her birinin TİHEK takibinde olduğunu kaydetti. Kurul kararıyla her birine ilişkin, TİHEK’in idari yaptırım cezası uygulaması yetkisine sahip olduğunun bilgisini verdi.
KAYNAK: AA