6 Şubat tarihli depremlerde hayatını kaybedenlerin sayısı resmi rakamlara göre 50 bin 500 olarak kayda geçti ancak bu sayı sivil toplumca sorgulanmaya devam ediyor. Depremde vefat eden vatandaşların ölüm nedenini soruşturmaya devam eden Hatay Barosu’nun ardından benzer bir çıkış da Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’ndan (SES) geldi.
kolayca yatırım yapın
Depremin ardından geçen 2 aylık süre zarfını araştıran SES, depreme ilişkin ikinci ay inceleme raporunu paylaştı. Raporda depremle ilgili sağlıklı bir veri akışının olmadığı ortaya kondu.
Sendika, depremde vefat eden binlerce insanın inceleme yapılmadan ve ölüm raporu alınmadan defnedildiğini bu yüzden ölü sayısının bilinmez olarak kaldığını savundu.
Raporda, Ölüm Bildirim Sistemi’ne (ÖBS ) kaydedilmemiş ancak deprem bölgesinde hayatını kaybetmiş kişilerin hâlâ yaşıyor göründüğü belirtilerek, “Ölüm raporu verilmemiş binlerce insan mevcut. Bu da ölümlerin gerçek rakamlarına ulaşmayı imkansızlaştırıyor. Bu durum aynı zamanda kayıp kişilerin yakınları için de büyük bir psikolojik yıkıma neden oluyor” denildi.
Depremzedelere Sunulan Hizmet de Sorunlu
Raporda, deprem bölgesinde hayatını kaybeden vatandaşların sayısıyla ilgili belirsizliklerin yanı sıra hayatta kalan depremzedelerin temel ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli olan koordinasyonun da sağlanamadığına dikkat çekildi.
Depremzedeler için gerekli olan sağlık hizmetlerinin eksiksiz şekilde sağlanamadığı, Hatay’da yalnızca sahra hastanesi ve üniversitenin acil servisleri ve polikliniklerinin çalıştığı tespit edildi.
Hatay’ın ilçeleri olan Defne, İskenderun, Samandağ ve Antakya’da tam teşekküllü sağlık hizmetlerinin sunulmadığı aktarıldı.
Depremin üzerinden 2 ay geçmesine rağmen barınma sorunlarının sürdüğü, hâlâ daha çadıra erişim sağlayamayan depremzedelerin olduğu söylendi.
Beslenme konusunun ise yeterli ve dengeli şekilde sağlanamadığı, çoğu bölgede besin çeşitliliğinin olmadığı; sürekli makarna, pilav, nohut, kuru fasulye gibi tek tip besinlerin tüketime sunulduğu aktarıldı.