Şehir ve Güvenlik Sempozyumu’nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şehirleşmenin getirdiği sorunlara değindi. Özellikle yatay mimarinin önemini vurgulayan Erdoğan, dikey mimari ile şehirlere ihanet edildiğini söyledi.
Bizim medeniyetimizde şehirlerin cennet tasavvurunun bir parçası olduğunu, insan ile şehir arasındaki ilişkiyi en iyi anlatan hazinenin ise Göbeklitepe olduğunu belirtti. Son dönemde sayısı 20 bini aşan bekçiler ile mahalle kültürünün yeniden güçlenmeye başladığını ve bu yönde adımların atılmaya devam edeceğini sözlerine ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şehirler büyüdükçe, güvenlik sorunlarının da aynı oranda arttığını söyledi.
Şehir ve Güvenlik Sempozyumu’nda insanoğlunun şehirleşme aşamalarına kısaca değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarih boyunca şehirlerin etrafında surlar inşa edilip, hendekler kazılarak tedbirler alındığını anlattı. Yaşanan kargaşaların beraberinde fiziki maliyetleri ve insani sıkıntıları getirdiğini, doğal afetlerin de bu maliyetleri artırdığını söyledi.
Şu anda nüfusu 10 milyonun üzerinde olan 40’tan fazla şehrimiz olduğunu, bu şehirler büyüdükçe altyapı sorunlarının da arttığını dile getirdi. Her ülkenin kendi şartlarına uygun çözümler üretmesi gerektiğini belirten Erdoğan, dünyadaki diğer örnekleri inceleyerek kendi çözümlerimizi yaratacağımızı açıkladı. Yaşanan sorunların başında sağlık, imar, altyapı, trafik, çevre, insan kaçakçılığı, suç artışı gibi maddelerin yer aldığını sıraladı.
Türkiye’de tarihi ve modern şehirler arasında çok ciddi fark olduğunu belirten Erdoğan, bu farkların öncelikle mezhep ve etnik sebeplerden kaynaklandığına dikkat çekti. Ancak geldiğimiz nokta itibarıyla Türkiye’nin şehirleşmede ileri bir seviyeye ulaştığını, konut kalitesini yükselttiğini ve sosyolojik alanda da demokratik bir yapıya ulaşıldığını açıkladı.
Site kültürünün bizde yeri olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı dikey mimari ile şehirlerimize ihanet edildiğini belirtti. Yatay mimari ile kendi medeniyetimizi inşa etme etmenin yanında, tüm dünyaya gerçekten şehirleşmenin ne olduğunu gösterebileceğimizi söyledi. Şehirleşmede inşaatlar yapılırken kararlı duruşumuzu korumamız ve küçük hesapların peşinde olunmaması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’nin 2023 milli hedeflerine ulaşana kadar çalışmalarını sürdüreceğini, bu hedefler arasında şehirleşmenin de yer aldığını söyledi. Yatay mimari alanında doğru adımlar atmakta geç kalırsak kibrit kutuları gibi üst üste dikilmiş binalara sahip olacağımızı ve bunun bizi hiçbir yere taşımayacağını aktardı.
Son dönemde ortaya çıkan akıllı şehir kavramına da değinen Cumhurbaşkanı, “Elbette güvenlik önemlidir. Ama bu konuda ilkeli davranmak da en az mücadelenin kendisi kadar önemli olmalıdır. İstanbul sokaklarını kaosa sürüklemeye çalışanların yanında yer alırken aynı eylemler Batı’da yaşandığında kimsenin gözünün yaşına bakmazsanız kimse size inanmaz. Bugün Batı’nın içine düştüğü açmaz işte bu çifte standarttır.” şeklinde konuştu. Türkiye’nin 5 milyon mülteciye ev sahipliği yaptığını, ayrıca sınırlarımızda da 250 bin sığınmacının yaşadığını hatırlattı.
