ABD’nin en büyük bankalarından biri olan Citibank, Türkiye’deki süpermarketler için bir rapor yayımladı. Raporda, Türk perakendecilerin enflasyondaki artışa rağmen bundan etkilenmediği, satışlarını ve karlarını artırmaya devam ettiği söylendi.
Türkiye’deki büyük perakendecilerin ürünlerdeki fiyat artışlarını direkt tüketiciye yansıttığı ifade edilirken, borsada işlem gören 3 büyük süpermarketin faaliyet karının, dolar bazında 2018 yılından bu yana yüzde 150 arttığına dikkat çekildi.
Kuzey Afrika, Doğu Akdeniz ve Orta Asya CEO’su Omer Hafeez ise seçim sonrasına dair yatırım planlarından bahsetti. Türkiye’de çok büyük bir potansiyel gördüğünü söyleyen isim, 28 Mayıs’ta yapılacak ikinci tur seçimden sonra Türkiye’ye yatırım yapabileceklerini ifade etti.
Ekonomi Politikalarında Oluşacak Değişikliğe Göre Yatırımcı Gelecek
Seçimlerden sonra Türkiye’de ekonomi politikalarında oluşacak değişikliklere göre yatırımcıların gelmesini beklediklerini söyleyen Hafeez, ilk olarak portföy yatırımcılarını, ardından da doğrudan yatırımcıların gelmesini beklediklerini dile getirdi.
Kalıcı bir makroekonomik istikrarın tesisini sağlayacak adımların atılması halinde seçimlerden sonra Türkiye’ye 50 milyar dolarlık bir kaynağın gelmesinin şaşırtıcı olmayacağının altını çizdi.
“28 yıldır bu Türkiye’ye geliyorum. Bu bölgeyi yakından tanıyorum. Türkiye’nin en güçlü yanlarını konumu, nitelikli insan kaynağı ve üretim potansiyeli olarak sıralayabilirim. Türkiye çok büyük fırsatlar sunuyor.” diyen Hafeez, İstanbul Finans Merkezi’nde gerekli düzenlemeler yapıldığında, hangi fırsatları sunacağını değerlendireceklerini söyledi.
Türkiye’de birçok sektörde üretim yapıldığını bu bakımdan da farklılık arz ettiğini söyleyen Hafeez, bazı ülkelerin sadece iki sektörü odaklanırken Türkiye’nin birçok alanda güçlü olduğunu ifade etti. Bunlardan turizm ve otomotiv sektörünü örnek gösteren isim turizmde çok büyük bir potansiyel olduğunu aktardı.
Görüştüğü Türk şirketleri arasında yurt dışına açılmak ve büyümek isteyenler olduğunu, kendilerinin görevinin ise yeni fırsatlar bularak yatırımcılara sunmak olduğunu açıkladı.
Bankacılık Krizi Dünyaya Yayılmaz
ABD ve dünyanın genelinde resesyonun yavaş geçmesini beklediklerini söyleyen Hafeez, “Şirketler için strateji hiçbir zaman durağan değildir. Stratejinizi ekonomik duruma göre belirlersiniz. Dünya ekonomisinde son dönemde yaşanan değişimlerin firmaları risk yönetimine yöneltiğini görüyoruz. Covid salgınını yaşadık daha sonra Rusya-Ukrayna savaşı ortaya çıktı ve emtia fiyatlarında artış gördük.” dedi.
Ardından sözü ABD tarafında yaşanan bankacılık krizine getirdi. Silicon Valley Bank’ın batışıyla başlayan krizin dünyaya yayılacağını düşünmediğini, büyük bankalarda sermaye yeterliliği sorunu yaşanmadığı için bu krizin daha büyük bir krize dönüşmesini beklemediğini sözlerine ekledi.