İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, şu ara herkesin en çok konuştuğu konu olan yabancı girişiyle ilgili açıklama yaptı. Türkiye’nin birçok sektörde yabancı sermaye açısından gözlenen ve özlenen bir ülke olduğunu belirtti. Şubat ayında yaşanan depremlerin sadece ekonomiyi değil, bütün dengeleri altüst ettiğini, daha sonra da seçimlerin gündemimizi meşgul ettiğini söyledi.
kolayca yatırım yapın
Yılın ilk yarısında Türkiye’nin kendi iç gündemi nedeniyle yurt dışında olup bitenlerle çok fazla ilgilenemediğini fakat yılın ikinci yarısında yeni kurulan hükümet ve ekonomi yönetimindeki değişimle birlikte tablonun belli bir disipline kavuşmaya doğru değiştiğini açıkladı.
Enflasyonun pandemi nedeniyle 2023 yılında zirve yaptığını fakat buna neden olan faktörlerin yavaş yavaş ortadan kalkması nedeniyle küresel olarak enflasyonun gerilemeye başladığını dile getirdi.
Enflasyon 2024’te En Önemli Sorun Olmaya Devam Edecek
Türkiye açısından yeni yılın kararlılıkla enflasyonla mücadele edilmesi gereken bir yıl olacağını belirten Bahçıvan, enflasyonun en önemli sorun olmaya devam edeceğini dile getirdi.
Faizlerin yüksek olmasının mutlaka ekonomik aktiviteyi yavaşlatacağını, iç piyasaya bağlı sektörlerde hem talep hem de finans kaynağı olarak bir zorluk yaşanmasının kesin olduğunu söyledi.
Şu anda ihracata dönük çalışmalarda ve döviz elde edilecek işlerde fırsatların değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekerek kredi mekanizmalarının da bunu destekleyici şekilde çalıştığını vurguladı.
Türkiye’nin ne olursa olsun büyüme mottosundan şimdi enflasyonu dizginlemeye geçmek zorunda kalacağını belirten Bahçıvan, “Tabii her bir cefanın sonunda mutlaka bir sefa geliyor. Adı konmuş ve doğru tespit edilmiş bir rahatsızlık ve onun tedavisi güven verici bir şekilde ise zaten belli bir dönem sonunda geleceğe iyimser bakma konusunda moraller de yükselecek. Bunu CDS’lerde de görmeye başladık. Büyümenin yüksek olduğu dönemlerde 700’lerde olan CDS, büyümenin durgunlaşmaya başladığı dönemlerde 280’lere kadar düşmeye başladı.” dedi.
Sanayici Uzun Vadeli Kredi Bulamayacak
Eximbank’ın ve Kalkınma Bankası’nın ihracatın önündeki engellerin kaldırılması noktasında en güvenilir kurumlardan olduğunu söyledi. Yatırım Taahhütlü Avans Kredi enstrümanının uygulanmaya başlandıkça daha faydalı hale gelebileceğini fakat şu an sanayicinin yatırım için uzun vadeli kredi bulabilme lüksünün olmadığını, TL olarak ise hiç olmadığını belirtti.
Ticari krediye erişimden ziyade ticari kredi maliyetini kaldırabilme sorunu olduğunu ifade eden Bahçıvan, geçtiğimiz dönemde finansmana erişimin yokluk boyutunda olduğunu, özel bankaların piyasadan çekildiklerini söyledi.
Özel bankaların son 2 aydır ise finans dünyasında, varlıklarını hatırladıklarını sözlerine ekledi.
Gelecek Yıl Yatırımlarda Bir Geri Çekilme Olacak
2024 yılında yatırımlarda bir geri çekilme olacağını söyleyen Bahçıvan, finansman maliyetinin nereye oturacağını görmeden ve günlük hayattaki problemler tam anlamıyla çözülmeden, kısa vadede yatırıma yönelik bakış açısının güçlü olmasını beklemediğini dile getirdi.
“Yatırım iştihası açısından gelecek yılın ilk 6 ayının daha sakin geçeceğini söyleyebilirim ki bu da gayet doğal. Bazı sektörlerimizin ciddi kapasite fazlası var.” diyen Bahçıvan, gelecek yıl yerel seçimler, enflasyonla mücadele, faizlerin düşme beklentisi gibi durumların gündemde olacağını belirtti.
Yabancı Sermaye Konusunu İhmal Etmemeliyiz
“İhmal etmememiz gereken bir konu da Türkiye’nin son yıllarda ne yazık ki çok uzak kaldığı yabancı sermaye konusu.” diyen Bahçıvan, şirket satın almalarında da unutulduğumuzu söyledi.
Sermaye piyasalarının şu an halka arzlar üzerinden döndüğünü, Türkiye’nin birçok sektörde, yabancı sermaye açısından gözlenen ve özlenen bir ülke olduğunu, bu nedenle de yabancı sermaye konusunda hem mevcut yatırımlara, hem de mevcut şirketlerimize talep olacağı gibi sıfırdan ya da ortaklık yoluyla da yabancı oyuncuları Türkiye’nin tekrar kazanacağını sözlerine ekledi.
Her şeyin yolun gitmesi halinde, muhtemelen gelecek yılın ikinci yarısında yabancı sermaye hareketlerini farklı farklı sektörlerde görebileceğimize dair iyimser beklentilerini aktardı.
Türkiye’nin yabancı sermaye girişini hak ettiğini, son yıllarda uzak kalsak da bu açığı kapatmamız gerektiğini sözlerine ekledi.
(Kaynak: AA)