Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nda (UNCTAD) yıllık Ticaret ve Kalkınma Raporu 2022 paylaşıldı. Raporda, yüksek enflasyonu baskılamak için uygulanan sıkı faiz politikalarının olumsuz sonuçlar doğurduğu yönünde değerlendirme yapıldı. Ayrıca Türkiye’nin de dahil olduğu çoğu ülkenin ekonomik kriz sinyalleri verdiği detayı dikkat çekti.
BM raporunda, yüzde 2,5 olan küresel büyümenin 2023 itibarıyla yüzde 2,2’ye gerileyeceği tahmini yapıldı.
Dünyanın, 2008’deki mali krizden ve 2020’deki COVID-19 şokundan daha kötü bir tabloyla karşı karşıya olduğu vurgulandı.
Para ve maliye politikası hamlelerinin dünyayı küresel durgunluğa ittiği ve bu durgunluğun uzun süreli olma riski barındırdığı belirtildi.
Ekonomiyi Desteklemek için Sıkı Faiz Politikaları Kararından Vazgeçilmeli
Ticaret ve Kalkınma Raporu 2022’de ekonomik kriz ortamının önüne geçmek ve özellikle ekonomisi kırılgan olarak görülen, gelişmekte olan ülkeleri desteklemek için başlıca yapılacaklar listesi sıralandı.
Buna göre gelişmiş ekonomilerin art arda faiz artışına gitmesi, zaten yıpranmış olan ekonomileri daha da kötü duruma düşürdü.
Sıkı faiz politikaları, pandeminin etkisi geçmeden başlayan Rusya-Ukrayna savaşının oluşturduğu karamsar tabloyu düzeltmedi.
Bu nedenle ekonomiyi desteklemek için sıkı faiz politikaları kararından vazgeçilmeli. Raporda yer alan ifade şöyle:
“Durgunluk yaratmadan daha yüksek faiz oranlarına güvenerek fiyatları aşağı çekebileceklerine dair herhangi bir inanç, ihtiyatsız bir kumardır. Reel ücretlerin düştüğü, mali sıkılaştırmanın, finansal çalkantıların ve çok taraflı destek ve koordinasyonun yetersiz olduğu bir dönemde, aşırı parasal sıkılaştırma, birçok gelişmekte olan ülke ve bazı gelişmiş ülkeler için bir durgunluk ve ekonomik istikrarsızlık dönemi başlatabilir.”
“Durgunluğun Eşiğinden Geri Adım Atmak İçin Hâlâ Zaman Var”
UNCTAD Genel Sekreteri Rebeca Grynspan, durgunluğa doğru sürüklenen dünyanın bu yoldan dönmesi için çağrıda bulundu.
Tek çözümün sıkı para politikaları olmadığının altını çizdi. Grynspan’ın açıklaması şöyle:
“Durgunluğun eşiğinden geri adım atmak için hâlâ zaman var. Enflasyonu sakinleştirecek ve tüm savunmasız grupları destekleyecek araçlara sahibiz. Bu bir politika tercihleri ve siyasi irade meselesidir. Ancak mevcut hareket tarzı, özellikle gelişmekte olan ülkelerde en savunmasız olanlara zarar veriyor ve dünyayı küresel bir resesyona sürükleme riskini taşıyor.”
Türkiye Büyüme Tahmininde Yüzde 3’ün Altında
Raporda, küresel yavaşlamanın tüm ekonomileri etkileyeceği fakat borç, sağlık ve iklim krizleri ile ilk olarak gelişmekte olan ülkelerin yüzleşeceği söylendi.
G20 ülkeleri arasında 2023’teki potansiyel ekonomik kayıp sıralaması yapıldı. G20 ülkelerin 2023’teki tahmini büyüme oranları sıralandı.
Türkiye için 2023 büyüme beklentisi, kritik bir rakam olan yüzde 3’ün altında kaldı. Türkiye’nin 2023 büyüme oranı yüzde 2,4 olarak tahmin edildi. Raporda yer alan açıklama şöyle:
“Önde gelen merkez bankaları faiz oranlarını keskin bir şekilde yükseltiyor, büyümeyi tamamen kesmekle tehdit ediyor ve ağır borçlu firmalar, hane halkları ve hükümetler için hayatı daha da zorlaştırıyor. …Gelişmekte olan ekonomiler için ortalama büyüme oranının – sürdürülebilir kalkınma için yetersiz olan ve kamu ve özel finansmanı daha da sıkıştıracak ve istihdam beklentilerine zarar verecek bir hız olan – yüzde 3’ün altına düşmesi öngörülmektedir.”