ABD Başkanı Joe Biden tarafından geçtiğimiz aylarda verilen yürütme emri kapsamında, kripto paraların yasal kapsamının belirlenmesine ilişkin çalışmalar yürütülüyordu. Bu çalışmalar sonucunda ilk yasal çerçeve kamuoyu ile paylaşıldı.
Beyaz Saray, finansal hizmetler endüstrisinin sınırsız işlemleri kolaylaştırmak için nasıl gelişmesi gerektiği ve dijital varlıktaki sahtekarlığı nasıl ortadan kaldıracağı da dahil olmak üzere, ABD’deki kripto düzenlemesinin nasıl olması gerektiğine dair ilk çerçevesini yayınladı.
Taslak Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu ile Emtia Vadeli İşlemler Ticaret Komisyonu gibi mevcut düzenleyicilerin gücüne odaklanıyor. Bununla birlikte, Washington’dan uzun zamandır beklenen yön, hem bir bütün olarak kripto endüstrisinin hem de bu yeni varlık sınıfındaki yatırımcıların dikkatini çekti.
Çalışma kapsamında tüketici ve yatırımcının korunması, finansal istikrarı teşvik etmek, yasadışı finansmanla mücadele, ABD’nin küresel finansal sistemdeki liderliği ve ekonomik rekabet gücünü ön planda tutuluyor.
Ulusal Ekonomik Konsey Direktörü Brian Deese ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, yönergelerin ülkeyi yurt içinde ve yurt dışında dijital varlık ekosisteminin yönetiminde lider olarak konumlandırmayı amaçladığını söyledi.
Yasa dışı Finans ile Mücadele Edilecek
Beyaz Saray’ın kripto düzenlemesine ilişkin yeni çerçevesinin bir bölümü, sektördeki yasa dışı faaliyetlerin ortadan kaldırılmasına odaklanıyor. Bu kapsamda dijital varlık borsaları, NFT platformları dahil olmak üzere hizmet sağlayıcılardan belirlenen yasal çerçeveye uyum sağlamaları istenecek.
Başkan Biden, Kongre’den lisanssız para aktarımı için cezaları artırmaya zorlamanın yanı sıra, Adalet Bakanlığı’nın bu suçları kovuşturmasına izin vermek için bazı federal tüzüklerde potansiyel olarak değişiklik yapıp yapmayacağını araştırmasını istiyor.
Hazine Bakanlığı’nın 2023 Şubat’ının sonuna kadar merkezi olmayan finans üzerine yasa dışı bir finans risk değerlendirmesini ve Temmuz 2023′e kadar NFT’lere dair değerlendirmesini tamamlaması planlanıyor.
Dijital Dolar Vurgusu
Çerçeve ayrıca merkez bankası dijital para birimlerinin (CBDC) potansiyeline de işaret ediyor. Şu anda, birkaç farklı dijital ABD doları türü bulunuyor.
Ülke genelinde ticari banka hesaplarında, kısmen rezervlerle desteklenen elektronik ABD doları bulunuyor. Banka rezervlerinde mevduat yükümlülüklerinin bir kısmını tutar. Bu para biçimi bir bankadan diğerine veya bir ülkeden diğerine transfer etmek için kullanılabiliyor.
Beyaz Saray’ın yeni çerçevesinde, bir ABD CBDC’sinin daha verimli, daha fazla teknolojik yenilik için bir temel sağlayan, daha hızlı sınır ötesi işlemleri kolaylaştıran ve çevresel açıdan sürdürülebilir bir ödeme sistemini mümkün kılabileceğine işaret ediyor.
Rapor CBDC’lerin geniş bir tüketici kitlesine erişim sağlayarak finansal katılımı ve eşitliği teşvik edebileceğini belirtiyor. Bu amaçla yönetim, Fed’i bir CBDC’nin devam eden araştırmasına, denemesine ve değerlendirmesine devam etmeye davet ediyor.
Stablecoin’lerin Riskleri
Merkez bankası yetkilileri ve ABD’li milletvekilleri, dolar gibi fiat para birimi veya altın gibi bir emtia gibi gerçek dünyadaki bir varlığa sabitlenmiş bir değere sahip belirli bir kripto para birimi alt kümesi olan stabilcoinlerin yükselişinden yıllardır şikayet ediyor.
Bu hükümet dışı dijital belirteçler, bu alanın nasıl düzenlendiği konusunda hiçbir söz hakları olmadığı için merkez bankaları için korkutucu olan yerel ve uluslararası işlemlerde giderek daha fazla kullanılıyor.
Mayıs ayında, stablecoin projelerinden biri olan TerraUSD’nin çöküşü, on milyarlarca dolarlık zarara neden oldu ve pek çok yatırımcıyı mağdur etti. Beyaz Saray bilgi formu, dijital varlıkların ve ana akım finansal sistem giderek daha fazla iç içe geçtiğini ve yeni risklere zemin hazırladığı ifadelerini içeriyor.
Beyaz Saray stablecoin’leri daha güvenli hale getirmek için Hazine’nin bilgi paylaşarak ve diğer kurumlarla ekip kurarak, siber güvenlik açıklarını belirleme ve azaltma kapasitelerini desteklemek için finansal kurumlarla birlikte çalışacağını söyledi.
Bu çalışmaların, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı ve Finansal İstikrar Kurulu da dahil olmak üzere uluslararası müttefiklerle birlikte gerçekleştirileceği kaydedildi.