Dünya Ticaret Örgütü’nün düzenlediği bir etkinlikte eski İngiltere başbakanı Gordon Brown, Avrupa genelindeki iktidar salonlarında sessizce yankılanmaya başlayan korkuyu yüksek sesle dile getirdi.
Çin ile ABD arasındaki rekabetin iki düşman güç ekseninden oluşan bir dünyaya yol açabileceği bir senaryo hakkında konuşan Brown, “Avrupa, Amerika ile Çin, yani bir Çin kolonisi ya da bir Amerikan kolonisi arasında sıkışmak istemiyor” açıklamasında bulundu.
Birleşik Krallık siyasetini bıraktığından bu yana küresel düzeyde üst düzey BM rolleri üstlenen Brown, “Avrupa her zaman güvenliğinin bağlı olduğu Amerika’yı seçse bile, can damarının ABD’den çok daha fazla ticaret olduğunu biliyor” diye konuştu.
Avrupa Birliği’nin 27 ülkesi birlikte dünyanın en büyük ticaret bloğunu oluşturuyor ve dünya ithalat ve ihracatının yüzde 16’sını oluşturuyor. Bu aynı zamanda onları kritik hammaddelerden kan plazmasına kadar başka yerlerden gelen mallara da oldukça bağımlı hale getiriyor.
Hükümetler, Çin’in küresel ticaret sistemine girişi de dahil olmak üzere yirmi yıllık hızlı küreselleşmenin geride bıraktığı oyları kapan popülist rakiplere karşı koymaya çalışırken, gümrük vergileri ve diğer ticaret kısıtlamaları artıyor.
Çin’e Karşı Sert Tutum Sürüyor
Hem ABD hem de Avrupa, Pekin’e karşı tutumlarını sertleştirirken, dünya ticareti kurallarının adil bir şekilde uygulanması gerektiğini vurguladı. Bazı gözlemcilere göre Washington halihazırda bu kuralların ne kadar genişletilebileceğini test ediyor.
Danışmanlık yapan kıdemli ticaret uzmanı Brad Setser, “Avrupa’nın, diğer iki büyük gücün kendilerine gerçekten bağlı olmadığı bir dünyada, DTÖ ilkelerine bağlı kalma konusundaki açık inancı, bazı açılardan ABD ile işbirliği fırsatlarını sınırlıyor” değerlendirmesini yaptı.
Çin’e yönelik bu tür agresif yaptırımlar ABD’nin mevcut politikası olmasa da, görülen bir AB belgesi, bloğun bu tür yayılma etkileri yaratabilecek jeopolitik rekabet ve büyük güç rekabeti dünyasına kötü hazırlandığını belirtti.
Avrupalı liderler, yıl sonuna kadar anlaşmaya varma hedefiyle bölgenin kırılganlıklarını giderecek bir ekonomik güvenlik planının taslağını çizmeye başlamak üzere bu hafta sonunda İspanya’da bir araya gelecek.