Avrupa Birliği (AB) dönem başkanı Çekya’nın çağrısı üzerine 27 ülkenin enerji bakanları Brüksel’de bir araya geldi. Olağanüstü toplantı çerçevesinde enerji krizi ve tedbirler masaya yatırıldı. Çekya Sanayi ve Ticaret Bakanı Jozef Sikela, konuyla ilgili açıklamalar yaptı. Paylaşılan bilgilere göre doğal gaza tavan fiyat uygulamasını destekleyen 15 üye ülke bulunuyor.
Rusya’nın enerji hamlelerinden sonra Avrupa’da patlak veren enerji krizi, son dönemde sürekli olarak gündemde kalmayı başardı. Rusya’ya oldukça sert yaptırımlar uygulamaya devam eden Avrupa Birliği ülkeleri, yüksek enerji fiyatlarına çare bulmaya çalışıyor.
“15 Üye Ülke Var”
Çekya Sanayi ve Ticaret Bakanı Jozef Sikela, doğal gaza tavan fiyat uygulamasını doğru bulan 15 üye ülkenin olduğunu ve konuyla ilgili yaklaşımlarda teknik farklılıklar bulunduğunu aktardı. Komisyondan ellerindeki seçenekleri değerlendirmek için bir uzman grubu talep ettiklerini kaydetti.
Amaçlarının doğal gaz fiyatlarını azaltırken tüketimin de artmasını engellemek olduğunu işaret eden Sikela, kış aylarında yeterli gaz bulunmaması riskiyle karşı karşıya kaldıklarını paylaştı.
Bakan, elektrik talebinin düşürülmesi, ucuz maliyetli elektrik üreticilerinin kârlarının sınırlandırılması ve fosil yakıt üreticilerinden katkı alınmasını kapsayan önlemlerde uzlaştıklarını duyurdu. Sikela, söz konusu müzakereden memnuniyet duyduğunu belirtti ve Rusya ile enerji savaşında olduklarını, AB olarak daha çok adımlar atılması gerektiğini ifade etti.
Ortak hareket ederek müzakere güçlerini artırmaları ve gaz fiyatını düşürmeleri gerektiğini vurguladı.
AB Komisyon Üyesi Kadri Simson, birçok tedbir aldıklarını ve daha fazlasını yapmaları gerektiğini dile getirdi. AB düzeyinde piyasa müdahalesinin gerekli olduğunu savunan Simson, güvenilir ortaklarla ve müzakere ile gaz fiyatlarının düşürülebileceğini bildirdi.
Rusya’dan ithal edilen gaza tavan fiyat uygulanabileceğine inandığını aktardı ve bazı ülkelerin bu konuyu yaptırım olarak algıladıklarını belirtti.
Simson tavan fiyat uygulaması gibi ciddi bir adımın enerji az güvenliğine yönelik risk barındırdığını da sözlerine ekledi.
