Türkiye’de milyonlarca vatandaşı yakından ilgilendiren asgari ücret için bir süredir devam eden görüşme trafiğinin ardından bugün yapılan açıklama ile yeni asgari ücret belli oldu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 2024 yılı için asgari ücretin 11 bin 402 TL’den 17 bin 2 TL seviyesine yükseltildiğini duyurdu.
Yeni yıl için belirlenen asgari ücretin ardından iş dünyasından ilk değerlendirmeler gelmeye başladı.
Ortak Görüş: Devletten Daha Fazla Destek Bekliyoruz
Üretim ve ihracatta kaydedilmeye çalışılan ilerlemelerin yanında çalışan kesimin refahının artırmak adına gösterilen çabayı olumlu bulduklarını söyleyen iş dünyasının temsilcilerinin genel görüşü asgari ücretteki artışın işverene maliyeti noktasında desteğin artması gerektiği yönünde oldu.
İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Güven Karaca, yapılan artışlara rağmen asgari ücretin kişi başına milli gelir karşısındaki gerilemesinin sürdüğüne, asgari ücretlinin alım gücünün artışa rağmen her geçen gün azaldığına dikkat çekti.
“İstanbul ile Diğer Şehirlerde Asgari Ücret Farklılaşabilir”
Ortaya çıkan tablonun işveren tarafında etkilerinin daha farklı olduğunu, son birkaç yılda asgari ücrete yapılan artışı sanayiciler ve ihracatçılar olarak maliyetlere yansıtabildiklerini, artan iç talebin yanında ihracatın da güçlü seyretmesinin bunu sağladığını belirtti. Ancak bu yılla birlikte başlayan süreçte sanayi üretiminde ve ihracatta düşüşler yaşandığının altını çizerken ihracat pazarlarının daraldığı, ithalatın arttığı bir dönemde çalışan giderlerini nasıl yönetecekleri konusunda zorlanacaklarını ifade etti.
Asgari ücrette yıl içinde tek seferlik artış yapılmasının işveren açısından yıllık maliyetleri belirleme noktasında faydalı olacağına da değinen Karaca, bölgesel bir asgari ücret belirleneceği gibi, İstanbul ile diğer şehirlerde asgari ücretin farklılaşması hususunun da masaya yatırılabileceği fikrini öne sürdü.
Yeni asgari ücreti değerlendiren bir diğer isim İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Rüstem Çetinkaya, asgari ücrette yapılan artışla birlikte çalışanların bir nebze olsun rahatlayacağını düşündüğünü belirtti.
Asgari ücretin işveren kesiminde oluşturduğu ciddi maliyet baskısının azalması ve rekabet gücünü kaybetmemek adına devletten çok daha ciddi boyutlarda destek beklediklerini vurguladı.
“Deprem Bölgesindeki Sanayicilere Ekstra Destek Sunulmalı”
“Çalışanlarımızın refah seviyesinin yükselmesi, alım gücünün artması en büyük temennimiz.” diyen İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu, benzer şekilde işveren tarafında devletten destek beklediklerini ifade etti.
Özellikle işveren katkı payları noktasında yılın ilk 6 ayında dahi olsa rakamların yükseltilmesinin sanayici ve ihracatçılar için çok kıymetli olacağını belirten Tecdelioğlu, ayrıca deprem bölgesindeki sanayi kuruluşları için ekstra bir desteğin sunulmasının büyük fayda sağlayacağına inandığına dikkat çekti.
İstanbul Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı, asgari ücretteki artışın anlamlı olabilmesinin enflasyonun dizginlenmesinden geçtiğini ifade etti. İstihdam maliyetlerinin, işverenlerin rekabet gücünü doğrudan etkileyen bir unsur olduğunu ve bu aşamada asgari ücret desteğinin devamının önemli olduğunu kaydetti.
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, küresel ölçekte yaşanan talep daralmasıyla sektörde üretimin azalmasının söz konusu olduğunu, asgari ücrette yaşanan artışın, üretim maliyetlerini artırdığını ancak bunu ihraç fiyatlarına yansıtamadıklarını belirtti.
Artan maliyetlerle birlikte dünyanın en büyük beşinci tekstil ihracatçısı konumunda bulunan Türkiye’nin rekabetteki gücünü kaybetmemesinin çok önemli olduğuna vurgu yaptı. Özellikle imalat sanayiindeki sektörlerde asgari ücret üzerindeki vergi yükü gibi bazı ilave maliyet unsurlarının işverene yansıtılmaması gerektiğini düşündüğünü sözlerine ekledi.
“Çalışanlarımızın alım gücünün artması ne kadar önemliyse, işverenlerin de desteklenmesi bir o kadar değerli.” diyen İstanbul Halı İhracatçıları Birliği (İHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hayri Diler ise döviz kurlarının enflasyon oranında artmadığı düşünüldüğünde ihracatçının rekabet gücünü kaybetmemesi için verilen desteklerin artmasının çok önemli olduğunu ifade etti.