Türkiye, Doğu Akdeniz’deki sondaj çalışmalarından sonra bu kez de seramik sektöründe Avrupa Birliği’nin (AB) engeline takıldı. Türkiye’nin en büyük ihracat pazarını oluşturan AB, Türk seramik sektörüne anti-damping soruşturması başlattı.
Uygulanan ekonomi modelinde ihracatına ağırlık veren Türkiye, seramik sektöründe firenlendi. Avrupa pazarında hacim kaydeden Türk ürünleri, Avrupalı seramik üreticilerinin hedefine alındı.
Avrupalı üreticilerin AB Komisyonu’na şikayette bulunması üzerine Türkiye için anti-damping soruşturması başlatıldı.
Hindistan’ın seramikte artan üretimi ve düşen navlun fiyatlarıyla birlikte Avrupa pazarına daha fazla satış yapmasıyla gündeme gelen anti-damping soruşturması, AB pazarında hızla büyüyen Türk ürünlerine de sıçradı.
Soruşturma daha önce ithal ürünlerinde ciddi artış kaydeden Hindistan’a da uygulanmıştı. Söz konusu soruşturmada Avrupa pazarında baskınlık kurduğu tespit edilen ülkelerin gümrük vergisi artırılarak iç pazardaki üretim ile ithalat arasında dengeyi korumak amaçlanıyor.
Anti-damping soruşturmasında ilk kez adı geçen Türkiye’ye, 11 Şubat’ta açıklanması beklenen nihai kararla yüzde 18,7 oranında gümrük vergisi uygulanması söz konusu.
Ancak kapasite sıralamasında Çin’den sonra ikinci olan Hindistan için uygulanan vergi oranı yüzde 9 olarak biliniyor.
Türk Seramik Sektörü Karar Sonrası Yarı Yarıya Küçülebilir
Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Uşak Seramik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanış, anti-damping soruşturmasındaki Hindistan detayından bahsetti.
Dünya’ya konuşan Tanış, deniz yolu taşımacılık ücreti olan navlunun eskiden yüksek seviyelerde olduğunu, nakliye fiyatlarının düşüşe geçmesiyle birlikte çok ucuza üretim yapan Hindistanlı üreticilerin Avrupa’nın yanı sıra Türkiye pazarına da girdiğini hatırlattı.
Bu ortamda Türkiye’ye yüzde 18,7 oranında vergi uygulanırken Hindistan’a yüzde 9 gibi bir gümrük vergisinin söz konusu olduğunu paylaştı.
Türkiye için açılan soruşturmadan çıkacak kararın 11 Şubat’ta uygulanabileceğine dikkat çekerek, mevcut maliyetler de eklenince sektörde ciddi bir küçülme yaşanabileceği beklentisini paylaştı.
Seramik sektöründe yüzde 60’lık payı oluşturan elektrik ve doğal gaz maliyetinin yüksek olduğunun altını çizerek, halihazırda Türkiye’deki seramik sektörünün rekabet gücünün kırıldığına işaret etti.
Tanış, “Zaten sektörde kapasiteler yüzde 30 oranında daraldı. Eğer 2023 yılında enerji fiyatlarında bir düşüş olmazsa ve vergiler gelirse sektör yarı yarıya küçülür” şeklinde yorumda bulundu.
Türkiye, Hindistan’dan Farklı Konumda
Soruşturmayla ilgili başka bir açıklama da Vitra Karo Genel Müdürü Hasan Pehlivan’dan geldi. Seramik sektörünün şimdiye kadar söz konusu soruşturma ile hiç karşılaşmadığını söyleyen Pehlivan, Türkiye tarafının soruşturma sürecinin takibini yaptığını paylaştı.
Pehlivan, “Türkiye Seramik Federasyonu ve Orta Anadolu İhracatçılar Birliği, süreç ile titizlikle ilgileniyor. Ticaret Bakanlığımız da bu konuda gerekli her türlü desteği veriyor” dedi. Bunun dışında Türkiye’nin Hindistan’dan farklı bir konumda olduğuna da dikkat çekerek şöyle açıklama yaptı:
“AB Gümrük Birliği içinde yer alıyoruz. Ülke olarak aynı zamanda Avrupa Seramik Karo Üreticileri Birliği üyesiyiz. Konuyu orada da gündeme getirdik. İlgili süreç devam ediyor. Önümüzdeki 1-2 ay boyunca da konuyla ilgili çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”