1793 – 1865 yılları arasında yaşamış olan ünlü Avusturyalı ressamın 1850 ile 1860 arasında resmettiği tablo, sosyal medyaya ve manşetlere bomba gibi düştü. Çünkü sizin de gördüğünüz gibi Waldmüller’in The Expected One isimli tablosundaki kadın, elinde bir iPhone tutuyor!
Daha doğrusu, akıllara ilk gelen şey kadının elindeki objenin bir akıllı telefon olduğu! Öyle ki bu yağlı boya tabloyu görenler, kadının zamanda yolculuk yaptığını bile iddia ettiler. Hatta Waldmüller’in bir zaman makinesi olduğu ve çağımıza gelip geri döndüğünü söyleyenler dahi oldu. Peki, sizce The Exected One’ın sırrı ne? Aslına bakarsanız bu sorunun cevabı; teknolojinin bir tek hayatlarımızı değil algılarımızı da nasıl değiştirdiğini açıkça gösteriyor.
Waldmüller’in tablosu; emekli memur Peter Russell’ın konuyla ilgili attığı tweetin ardından gündeme oturdu.Just like her on the dating app in Walmüller’s Die Erwartete (c. 1850): pic.twitter.com/Lakl0vCkri
— Peter A. Russell2291 (@Planet_Pedro) 23 Ekim 2017
Zira şu anda bir blogu olan, ayrıca şiir de yazan Russell, tablodaki kadının bir flört uygulamasında geziniyormuş gibi göründüğünü belirtti.
Sonrasında ise “beni en çok etkileyen şey, teknolojinin tabloları nasıl yorumladığımız üzerindeki yadsınamaz gücü” şeklinde sözlerle konuştu.
Sosyal medya kullanıcılarının konuya fazlasıyla ilgi göstermesi ile de olay “1860 tarihli tablodaki kadın iPhone’u ile ne yapıyor” sorunsalına dönüştü.Kimileri bunu espri konusuna dönüştürerek tablodaki kadının “Uber’in gelişmemiş versiyonundan bir at aradığı, online alışveriş sitelerinden kıyafet baktığı” gibi eylemlerle meşgul olduğunu söyledi. Oysaki kadının elinde tuttuğu obje, o dönemlerde yaşayan herkesin rahatlıkla tahmin edebileceği bir ilahi kitabıydı.
Yeri gelmişken, benzer bir iddianın 90 yıl önce Umberto Romano tarafından yapılan “Mr. Pynchon and the Settling of Springfield” isimli tabloyla ilgili ortaya atıldığını da belirtelim. Yerli bir Amerikalının sağ elinde tuttuğu nesneyi, akıllı telefonlara benzetenler olmuş, zamanda yolculuk iddiaları o zaman da gündeme gelmişti. Ancak uzmanlar, nesnenin bir ayna olabileceği görüşünü savunmuşlardı.
Neticede; Peter Russell’ın da dediği gibi teknoloji, algılarımızda geri dönüşü olmayan farklılıklar yaratmış gibi görünüyor. Öyle olmasaydı; binlerce kişi “1860 tarihli tablodaki kadının elinde iPhone’un işi ne” benzeri haberlerin içine çekilmez, dahası “sahiden o telefon kadının elinde ne yapıyor” benzeri düşüncelere dalmazdı. Ne diyorsunuz, teknolojik gelişmelerin üzerimizdeki etkisi sizce de biraz korkutucu değil mi?
Ücretsiz VİOP deneme hesabı açın ve 100.000 lira sanal para ile risk almadan nasıl yatırım yapacağınız öğrenin.