Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), bu sabah yılın ilk enflasyon raporu sunumunu gerçekleştirdi. Hafize Gaye Erkan’ın istifasının ardından göreve gelen yeni başkan Fatih Karahan’ın sunumuyla gerçekleştirilen rapor tanıtımı toplantısında yıl sonu tahminleri değiştirilmedi.
Buna göre 2024 yıl sonu için enflasyon tahmini yüzde 36, 2025 yılı için yüzde 14 ve 2026 için yüzde 9 oranında bırakıldı. Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan şahin mesajlar vererek, politika faizinin gerekli süre boyunca mevcut seviyede tutulacağını söyledi.
Parasal duruşu korumakta kararlı olduklarını ifade eden Karahan, şu an için ek bir faiz artışı gerekmediğinin altını çizdi. Ekonomist Emre Alkin, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda yeni başkanın verdiği mesajları değerlendirdi.
Alkin: İddialı Hedefler Koymak Önemlidir
Genel olarak ilk toplantının olumlu geçtiğini fakat kağıt üzerinde yapılan matematik hesabıyla bazı planların tutsa bile neticede gerçek olan rakamların yaşandığını söyledi. “İddialı hedefler koymak önemlidir, ciddiyeti ifade eder. Ancak söz konusu hedeflerin tutmayacağı anlaşıldığında ısrar etmemek gerekir aksi takdirde “hayalci” sıfatı takarlar.” diyen Alkin, yabancı kurumların değerlendirmelerine de atıfta bulundu.
Yeni başkan gelir gelmez 500 baz puan daha artış beklentisi oluşturan bazı uluslararası kuruluşların, aslında bu sözlerinin bir rica olduğunu ve Karahan’ın pek dikkate almış görünmediğini belirtti.
Bu kurumların müşterilerine yüklü miktarda TL varlığı aldırmış olabileceğini ve daha önceki başkan üzerinde sonuç veren raporla mesaj gönderme işine devam etmek istediklerini söyledi.
Toplantıda başkan yardımcılarının söz almalarının bir ekip görüntüsü oluşturması açısından olumlu olduğunu, başkanlığa talip olan fakat başkan yardımcısı olarak kalmış olan isimlerin “sorun yok devam ediyorum” mesajı verdiğini aktardı.
Merkez Bankası’nın kamu harcamalarının önlenemez genişlemesi ve para arzının rekor kırmış olması sebebiyle başarılı bir sterilizasyon politikası uygulayamayacağını belirten Alkin, kredi hızında ara sıra görülen yavaşlamanın Merkez Bankası’nın başarısı değil, ortamın bozulması olduğuna dikkat çekti.
Kredi kartı harcamalarının artışının yükselen fiyatlar olduğunu idrak etmeden atılacak adımların büyük bir hata ve doğal olarak büyük bir hoşnutsuzluk yaratacağını ifade ederek, gelir ve hayat pahalılığı arasındaki denge kurulmadan, aradaki makası daha da açmanın hata olacağını sözlerine ekledi.