Deneysel ekonomi politikalarıyla yüksek enflasyon ve düşük değerli TL ile karşı karşıya kalan Türkiye’de ekonomi politikalarının 180 derecelik değişimi verilerde kendini göstermeye devam ediyor.
ABD Merkez Bankası’nın şahin tavrının devamının gelmeyeceğine yönelik beklentilerle kredi risk primlerinin (CDS) dünya genelinde düşüşe geçmesi Türkiye için şans olduktan sonra düşüşün devamı geldi.
15 Kasım günü 14 baz puanlık düşüşle 364,64 baz puana gerileyen CDS’te son 2,5 yılın en düşük seviyesinin görülmesi üzerine gelinen noktada daha da gerileme yaşandı. Türkiye’nin 5 yıllık risk primi 286 puana kadar çekildi.
Böylece finansman kaynağı arayışında karnesi zayıf olan Türkiye’nin risklerden arınmaya başladığı sinyalleri verilerde daha güçlü kendini gösterdi.
Faiz Artışıyla CDS Dizginlenmeye Başladı
Pandemi döneminde zirve yapan küresel enflasyona karşı gelişmiş ekonomiler sıkılaşmaya giderken Türkiye ekonomisinde işlerin tam tersi yürümesi 5 yıllık kredi risk primini yukarı taşımıştı.
Mayıs ayında iki seçim gören ekonominin ateşi ise artmış, CDS tarafında 675 baz puanlar görülmüştü. Seçimlerden sonra kurulan yeni kabineye gelen ekonomi kadrolarının rasyonel adımlar atma sözü karşılık bulmuş, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz artışlarıyla Temmuz ayından sonra CDS 400 puan sınırının altını görmüştü.