Bu haftanın odak noktası, dünyanın en büyük ekonomisindeki kritik gelişmelerken gözler seçimin ardından FED’e çevrildi. Eylül ayında 50 baz puanlık faiz indirimi yapan ABD Merkez Bankası (FED), bu akşam Kasım ayına ilişkin kararını açıklayacak.
Beklenti FED’in 25 baz puan indirim yapacağı yönündeyken piyasanın dikkati muhtemelen Başkan Jerome Powell’ın konuşmasında olacak. Aynı zamanda Donald Trump’ın başkanlığında olası politik gelişmeler izlenecek.
Evercore ISI’de küresel politika ve merkez bankası stratejisi başkanı olan Krishna Guha, seçim sonucu açıklanmadan önce yayımladığı bir notta, “Powell’ın seçimin ekonomi ve faiz oranları üzerindeki etkileri hakkında erken bir yargıda bulunmayı reddedeceğini ve istikrar ve sakinlik kaynağı olmaya çalışacağını düşünüyoruz” dedi.
Powell’ın politika yapıcıların siyasi çekişmenin dışında kalma yönündeki tarihi arzusuna uygun olarak FED’in yeni yönetimin planlarını incelemek için bekleyeceğini ve ardından gerçek politikalar geliştirilip yürürlüğe girdikçe bu değerlendirmeyi iyileştireceğini öngördü.
Piyasa fiyatlandırması şu anda Aralık ayında bir çeyrek puanlık indirimi, ardından Ocak ayında bir duraklama ve ardından 2025’e kadar birden fazla indirimi destekliyor.
Ancak Trump’ın gündemi olan vergi kesintileri, daha yüksek harcamalar ve agresif tarifeler gerçekleşirse, bunlar enflasyonu kontrol altına almayı amaçlayan devasa faiz artışlarından sonra politikayı doğru boyutlandırmaya çalışan FED’i ciddi şekilde etkileyebilir.
Birçok ekonomist, Trump’ın bir dizi izolasyonist ekonomik hamlesinin, benzer bir tarife rağmen Trump’ın tüm ilk dönemi boyunca yüzde 3’ün altında kalan enflasyonu yeniden ateşleyebileceğine inanıyor.
Aynı zamanda 2017-21 yılları arasında süren ilk döneminde Trump, Powell ve FED’e yönelik eleştirileriyle gündeme gelmiş ve düşük faiz savunucusu olmuştu.