Mersin’in Gülnar ilçesinde bulunan Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin ilk nükleer yakıt aktarımı için geri sayım başladı. 27 Nisan Perşembe günü yapılacak aktarımdan önce ilk yerli nükleer santrale ilişkin değerlendirmedeler Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener’den geldi.
Rus haber ajansı Sputnik’e konuşan TESPAM Başkanı, Türk-Rus iş birliğinde gelişen nükleer santral projesinin önemine dikkat çekerek, “Akkuyu kesinlikle doğru bir proje” yorumunda bulundu.
Pandemi ve ardından yaşanan savaş ortamının dünyayı getirdiği enerji krizine dikkat çekerek, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri başta olmak üzere ekonomisi gelişmiş Batı ülkelerinin nükleersiz bir dönüşümün olmayacağı kanısına vardığını ifade etti.
Akyener, “Şu anda onlar da nükleere dönmeye çalışıyorlar. Sıfır emisyona ulaşma sürecini nükleersiz başaramazsınız. Nükleer tesislerin çok farklı avantajları var. Nükleer tesislerin verimlilik oranı yüzde 90’ın üzerindedir, baz yükünü ciddi anlamda karşılar, güvenlidir, temizdir. Birçok önemli avantajı var” diye ekledi.
2050 Yılına Kadar 3 Nükleer Santral Yapmak Gerek
Türkiye özelinde nükleer enerji planlarından bahseden Akyener, “Bizim yaptığımız projeksiyonlara göre 2050 yılına kadar 3 tane nükleer santral yapmamız gerekiyor” dedi.
Türkiye’nin nükleer serüveninin aslında 1970’li yıllarda başladığını ancak son yıllara gelene kadar güçlü bir ivme yakalanmadığını ekleyerek, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Putin’in ikili ilişkileri sayesinde bu proje hayata geçiyor, son aşamadayız” dedi.
Türkiye’nin atacağı nükleer adımın öneminin altını çizerek, “Bir ünitesi 1.200 watt’lık güç üretiyor. Dört ünite de aktif olduğunda Türkiye’nin elektrik tüketiminin neredeyse yüzde 10’unu karşılayacak. Tek bir reaktör bile örneğin depremden etkilenen Gaziantep’in yıl bazında tüketimini karşılayacak kadar elektrik üretebiliyor” diye açıkladı.