
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), küresel petrol talebine yönelik 2024 projeksiyonunu aşağı yönlü revize etti. IEA’nın nisan ayı Petrol Piyasası Raporu’na göre, artan ekonomik belirsizlikler ve küresel ticaret gerilimleri, talep artışını baskılayan başlıca unsurlar arasında yer aldı.

kolayca yatırım yapın
Bu yıl için öngörülen günlük petrol talebi artışı, bir önceki tahmine kıyasla yaklaşık 300 bin varil azaltılarak 726 bin varil seviyesine indirildi. Böylece toplam günlük talebin 103 milyon 540 bin varile ulaşması bekleniyor. Ajans, geçen ay bu artışın 1 milyon 30 bin varil civarında olacağını öngörüyordu.
ABD ve Çin etkisi
IEA, talepteki revizyonun büyük kısmının ABD ve Çin’den kaynaklandığını belirtti. Ayrıca, Asya’daki ticaret ağırlıklı ekonomilerin de büyüme hızındaki yavaşlama nedeniyle talep artışına daha az katkı yapacağı öngörülüyor.
Talep dağılımı incelendiğinde, OECD bölgesinde tüketimin günlük 199 bin varil azalması beklenirken, OECD dışı ülkelerde talebin 925 bin varil artacağı tahmin ediliyor. Bu durum, gelişmekte olan ekonomilerin enerji talebinde hala lokomotif rol oynadığını gösteriyor.
2025 yılına ilişkin ilk tahminler de büyüme trendinde yavaşlamaya işaret ediyor. Gelecek yıl günlük talebin 692 bin varil artarak 104 milyon 232 bin varile ulaşması bekleniyor. Ancak IEA, mevcut ekonomik ortamın yüksek belirsizlik taşıdığını ve projeksiyonlar üzerinde risklerin sürdüğünü vurguladı.
Mart ayında arz yükseldi
Öte yandan, küresel petrol arzı Mart ayında toparlanma gösterdi. Bir önceki aya göre arzda günlük 590 bin varil artış yaşanarak toplam 103 milyon 600 bin varile ulaşıldı. Bu artış, yıllık bazda 910 bin varillik bir yükselişe karşılık geliyor.
OPEC’in ham petrol arzı, martta yaklaşık 130 bin varil azalarak günlük 27 milyon 350 bin varile geriledi. Konvansiyonel olmayan kaynaklar da dahil edildiğinde OPEC’in toplam üretimi günlük 33 milyon 940 bin varil olarak kayıtlara geçti.
OPEC dışı ülkeler ise aynı dönemde üretimi artırarak dikkat çekti. Bu gruptaki ülkeler toplamda günlük 720 bin varil üretim artışı sağladı. Özellikle ABD ve Kanada’nın katkısı büyük olurken, Norveç, Brezilya ve Çin de üretim artışında rol oynayan ülkeler arasında yer aldı.