Petrol fiyatları, Rusya’nın enerji sektörüne yönelik yeni yaptırımlar ve OPEC+ koalisyonunun petrol üretimini artırma planlarına ilişkin artan endişeler nedeniyle Çarşamba günü hafif düşüş yaşadı.
Brent petrol bu sabah dalgalı bir seyir izledikten sonra TSİ 11:00 sularında yüzde 0,25 yükselişle 64,07 dolarda seyrediyor. Haftalık yüzde 4,35 kazanca işaret ediyor.
Ham petrol ise benzer hareketleri gösterirken, TSİ 11:00 sularında yüzde 0,25 yükselişle 60,32 dolarda seyrediyor. Haftalık yüzde 5’e yakın getirisi bulunuyor.
Piyasa kaynakları, ABD ham petrol stoklarında beklenenden daha büyük bir düşüşün petrol fiyatlarını destekleyen kısmi bir olumlu faktör olduğuna işaret etti.
Amerikan Petrol Enstitüsü (API) verileri, ham petrol stoklarının bir önceki hafta 4 milyon varil, benzin stoklarının 6,35 milyon varil ve damıtık stoklarının önceki haftalara göre 4,36 milyon varil azaldığını ortaya koydu.
Bu stok düşüşleri, fiyat düşüşlerinin duraklamasına yardımcı olarak, petrole üç ardışık seanslık düşüşün ardından kısa süreli bir fiyat artışı sağladı.
Envanter verilerine rağmen, yatırımcıların Rus petrol şirketlerine yönelik son ve potansiyel olarak artan ABD ve AB yaptırımları konusundaki endişeleri, piyasa heyecanını azaltmaya devam ediyor.
OPEC+ mütevazi üretim artışı fiyatları baskılıyor
Petrol fiyatlarındaki artışları sınırlayan bir diğer önemli faktör ise OPEC+ ittifakının Kasım ayından itibaren üretimi günlük 137 bin varil daha artırma kararı alması ve 2025 boyunca devam edecek mütevazi aylık artışlara devam etmesi.
Bu hamle, grubun bu yıl toplam üretim hedeflerini günlük 2,7 milyon varilin üzerinde artırmasıyla istikrarlı küresel talebi potansiyel arz fazlası endişeleriyle dengelemeyi amaçlıyor.
Grubun önde gelen üreticileri arasında yer alan Suudi Arabistan ve Rusya, yaptırımların neden olduğu üretim kısıtlamalarını yönetirken pazar paylarını geri kazanmaya çalışıyor.
Piyasa analistleri, yaptırımlar ve arz kararlarının kritik değişkenler olmaya devam ettiğini, ancak küresel talep göstergelerinin dengesiz seyrettiğini ve yedek üretim kapasitesinin devam ettiğini vurguluyor.
Temel talebin zayıflığını sürdürmesi ve piyasa gözlemcilerinin jeopolitik ve arz belirsizlikleri nedeniyle daha fazla fiyat artışına karşı temkinli davranması nedeniyle stok düşüşlerinden kaynaklanan fiyat desteği sınırlı olacaktır.
