Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı askeri operasyon yedinci haftaya yöneldi. Müzakereler sürerken, çatışma bölgesinden gelen haberler tansiyonun iyice yükselmesine yol açtı.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’ten ise savaşa dair yeni açıklamalar geldi. Sivillerin hedef alınmasının savaş suçu olduğunu belirten Stoltenberg, Rusya’nın Kiev’deki şiddetini azaltsa da Ukrayna’nın doğusunda baskıyı artırmaya başladığını söyledi.
Rusya’nın çekilmediğini, güçlerini yeniden konumlandırdığını, saldırıların Donbas’ı ele geçirme amacıyla bu bölgede sürmesini beklediklerini ifade etti.
Çin’in Rusya’nın saldırısını kınamak konusunda isteksiz olduğunu, NATO’nun iş birliğini artırarak ve destekleri yükselterek gelecekteki saldırıları önlemek için çalışacağını belirtti.
Açıklamasında “Madrid Zirvesi bildiğiniz üzere Haziran ayında düzenlenecek. Yeni adımları değerlendireceğiz, Moskova ile ilişkimiz nasıl olacak bunu göreceğiz, Çin’in politikalarını da değerlendireceğiz.” İfadesine yer verdi.
Savaş Tüm Avrupa Halkını Tehdit Ediyor
Ukrayna’da saldırıların arttığını, Avrupa olarak 2. Dünya Savaşı’ndan beri böyle bir şey görülmediğini, yaşananların sadece Ukrayna için değil, herkes için tehlike anlamına geldiğini ifade etti.
Putin’in başlattığı savaş için “Temel insan haklarına saygı duymuyor, yaşama hakkına saygı duymuyor. Bu en ciddi güvenlik tehdidi bizim için. NATO buna son derece kapsamlı bir yanıt getirdi. NATO on binlerce Ukrayna askerini eğitti, yıllardır destek sağlıyor.” ifadesini kullandı.
Putin’in bağımsız egemen devlete yaptıklarının kabul edilemez olduğunu ve NATO’nun destek sağlamaya devam edeceğini dile getirdi. Ukrayna hükümetinin nasıl bir barış istediğine kendilerinin karar vereceğini, müzakere masasında kazanacakları ile savaş alanı arasında doğrudan bir bağlantı olduğunu dile getirdi.
Bucha’da yaşananlardan Putin’in sorumlu olduğunu belirten Stoltenberg, eşi benzeri görülmemiş yaptırım uygulandığına dikkat çekti.
Konuşmasına “Desteklerimiz daha da artacak. NATO’nun bir sorumluluğu da bu çatışmanın daha da ilerlemesini engellemek. Eğer bu nükleer savaşa dönüşürse daha fazla ölüm ve yıkım göreceğiz. Bu yüzden NATO olarak zor kararlar almaya çalışıyoruz. Ancak bunu öyle yapmalıyız ki savaşın daha da büyümesini engellememiz gerekiyor.” sözleriyle devam etti.