Kriz tahminleri ile Doktor Kıyamet lakabını alan Marc Faber, Türkiye’nin yeni iş birliklerine dikkat çekti ve Türk hisse senedi alacağını söyledi. Türk varlıklarına yatırım zamanının geldiğini ifade eden uzman, ABD’nin dış ve ekonomik politikalarının doğru olmadığına dikkat çekti. Faber, “Trump dış politikada diplomasi yürütmüyor. Züccaciye dükkanındaki fil gibi. Ona buna sataşıyor ama ortada hiçbir şekilde diploması yok,” dedi.
Türkiye’nin elindeki Trump kartının NATO olduğunu söyledi ve NATO’nun ülkemizde son derece önemli üsleri olduğuna dikkat çekti. Bu kapsamda Türkiye’nin elinde iki seçenek olduğundan bahseden Faber, “Avrupa ile yakınlaşıp NATO içerisinde kalabilir ya da Şanghay İşbirliği Örgütü’ne katılabilir,” dedi.
Türkiye’nin batıyı terk ettiğini ya da daha az ilişki içinde olabileceğini de söyleyen Faber, Çin ve Rusya ile ilişki kuracağını belirtti. Faber, “Bu Sayın Erdoğan’ın elindeki bir olasılık. Sanıyorum Trump bunun çok gerçekçi bir olasılık olduğunu anlamıyor,” şeklinde konuştu.
Türk hisse senetlerinin ise Amerikan doları üzerinde değerlendirildiğini belirterek portföyünde Türk tahvili olduğunu açıkladı.Hisselerin şu anda alım sınırı içerisinde yer aldığını söyleyen Faber, “bir miktar Türk hissesi alacağım, ETF olarak elimde Türk tahvilleri var. Portföyüm içerisinde çok büyük miktarda olmasa da mevcut. Bence Türk varlıklarına yatırım yapma zamanı,” dedi. Ünlü yatırımcı, Türkiye’nin ilerleyen dönemde oynaklıktan etkilenmemek için hassasiyetlerini azaltıp, ticaret açığını daraltması ve cari açığı ortadan kaldırması gerektiğini de söyledi.
Marc Faber, Trump’ın ticaret politikalarının dünyayı resesyona sürükleyebileceğinin de altını çizdi.Donald Trump’ın etrafındaki ekonomistlerin, ABD’nin ticaret açığının sorumlusu olarak Çin’den yapılan ithalatı gösterdiklerini ifade etti. Çin’in, ABD’nin azalan rekabet gücünün bir göstergesi olduğuna da dikkat çekti.
ABD’nin son 20 – 30 yıldır sermaye yatırımlarının düşük olduğunu da söyleyen Faber, “ekonomistler ise büyümenin artırılması için tüketimin artırılması gerektiğine inandı. Bunun sonucu da doğal olarak ticaret açığının artması,” dedi. Faber, ABD’nin başlattığı ticaret savaşının sonuçlarının yıkıcı olabileceğine dikkat çekerek çılgınlık olduğunu söyledi.