
Uzmanlar ve analistler, üçüncü çeyrekte küresel GSYİH’nin %30’dan fazla büyüyeceğini tahmin etseler de rakamların yanıltıcı olabileceği ve gerçek büyümeyi göstermeyebileceği söylendi. Makroekonomi konusunda önde gelen uzmanların Covid-19 etkisine ilişkin görüşlerine göre durum bu.
Hutchins Mali ve Parasal Politikalar Merkezi Direktörü David Wessel, üçüncü çeyrek GSYİH rakamlarının nasıl yanıltıcı olabileceğine dair bir makaleyi “gösterişli 3. çeyrek GSYİH büyümesinin sizi aldatmasına izin vermeyin, ekonomi hala büyük bir çukurda” ifadeleriyle paylaştı.
Jay Shambaugh tarafından kaleme alınan makalede, 2020’nin üçüncü çeyreğine ait GSYİH büyüme verileri 29 Ekim’de yayımlandığında rakamın neredeyse kesin olarak rekor kıracağı belirtildi.
Birçok analist, yıllık oranla yüzde 30’un üzerinde büyüme öngörürken bunun II.Dünya Savaşı’ndan bu yana herhangi bir üç aylık büyüme oranının kabaca iki katı olacağı anlaşıldı.
Ancak Shambaugh; “yine de bu olağanüstü ses getiren büyümeye rağmen ekonomi hala önemli bir çukurda olacak, aslında yavaşlıyor ve endişelenmek için güçlü bir durum sunuyor” dedi. Tahmin edilen %30’luk büyüme, analistlerin öngördüğü gibi kaydedilmiş olsa bile küresel ekonomik büyümenin 2019’dakinden %4 daha düşük olabileceğini ekledi.
Ayrıca, ABD’deki büyüme verilerinin yıllıklandırılmış olarak rapor edildiği ve büyümedeki herhangi bir değişikliğin yanıltıcı olabileceği vurgulandı.
Neticede son iki çeyrekteki düşük büyüme oranlarına bakıldığında, üçüncü çeyrekte herhangi bir büyüme zayıf taban nedeniyle çok büyük görünebilir.
Makale ayrıca GSYİH büyümesine bakmanın ideal yolunun, halen düşük olan çalışılan saat sayısı ve büyümeye devam eden işsizlik oranları gibi diğer faktörleri ölçmek olduğunun üzerini çizdi.
Söz konusu sorunları ele almak ve büyümeyi teşvik etmek için doğrudan eyleme ihtiyaç duyulacağı eklendi. Johns Hopkins Üniversitesi’nde Bloomberg Seçkin Ekonomi ve İşletme Profesörü olan Matthew E. Kahn da pandeminin Çin ekonomisindeki halihazırda var olan sorunları nasıl kötüleştirdiğine dair bir makale paylaştı.
The New York Times’ın makalesinde ülke, insanların çoğunu yoksulluktan kurtararak kırk yıldır hızlı bir büyüme elde etse de salgının bu büyümedeki zayıflıkları ortaya çıkardığı söylendi.
Makalede, Çin’in pandemiden etkilenen aileleri desteklemek yerine altyapı harcamalarına ve büyük şirketlere vergi indirimi sağlamaya odaklandığı ve bu yaklaşımın, halihazırda dünyanın en yüksek ailelerinden biri olan zengin ve yoksul aileler arasındaki uçurumu genişletmesinin beklendiği dile getirildi.
Milyonlarca alt ve orta grup aile daha az saat çalışmak ve kredi almak zorunda kalırken, zengin ailelerin salgının etkisini hissetmediği aktarıldı.
EY ITEM Club Baş Ekonomi Danışmanı Howard Archer da Birleşik Krallık’ta başlatılan yeni kilitlemelerin iş toparlanmasını nasıl etkilediğine dair bir makale paylaştı.
Yazıda bir düşünce kuruluşu olan Center for Cities (CfC) verilerine göre, İskoçya ve Güney İngiltere’deki kentsel alanlarda iş ilanlarının büyük ölçüde etkilendiği belirtildi.
Yeni kilitlenmelerin önümüzdeki birkaç ay içinde iş ilanlarında daha fazla düşüşe yol açması beklenirken iş toparlanmasının en çok perakende, eğlence ve sanat gibi kilitlenmelerden doğrudan etkilenen sektörlerde etkilendiği vurgulandı. Kilitlenmeler devam ettikçe özellikle hizmet işlerinde kıtlık görülebileceği bildirildi. Zaten İngiltere’de Ağustos ayının sonundaki üç aylık işsizlik oranı %4,5 ile son üç yılın en yüksek seviyesine ulaştı.
Pharmaceutical Technology haberinde ayrıca James Picerno’nun Chicago Fed Ulusal Aktivite Endeksi (CFNAI) verilerine göre ABD’de ekonomik büyümenin Ağustos’taki +1.11’den Eylül’de +0.27’ye nasıl keskin bir şekilde düştüğüne dair bir makale paylaştığı kaydedildi.