Küresel Durgunluk, Asya Pasifik İş Liderleri Arasında En Büyük Endişe Kaynağı

JP Morgan tarafından yapılan bir ankete göre; Asya Pasifik’teki iş karar vericileri, küresel durgunluğa girme ihtimalinin ve ticari tarifelerin, gelecek 6 ila 12 ay içinde şirketleri için en büyük riskler olduğuna işaret etti.

Şanghay’da yapılan 2019 J.P. Morgan Asia Pacific CFO and Treasurers Forum’da 130 küresel şirkete ait bölgedeki başlıca CFO  ve hazine sorumlularının yaklaşık yüzde 30’u, potansiyel bir küresel durgunluğun işleri için en büyük riski oluşturduğunu hissettiğini belirtti.

Yüzde 10’u siber tehditlerin birincil endişe olduğunu belirtirken, yüzde 9’u Brexit’e ve Euro bölgesinin geleceğine yönelik endişelerden bahsetti. J.P. Morgan’ın Asya Pasifik kurumsal bankacılığı başkanı Oliver Brinkmann, “Rüzgarların küresel makro ortamdaki etkisine ilişkin kaygılar, önde gelen CFO’ların ve küresel şirketlerin hazine sorumlularının kafasında ilk sıradadır,” ifadelerini kullandı.

J.P. Morgan’ın görüşünün durgunluk olmasa da büyümenin önümüzdeki çeyrekte yaşaması olduğunu söyleyen Brinkmann, küresel büyümenin 2019 yılında yüzde 2,7 düzeyinde, 2020 yılında ise yüzde 2,5’in altında olmasını beklediklerini belirtti.

Uzmanlar, politika yapıcıların denemeye ve rotayı tersine çevirmeye yönelik eylemlere rağmen önümüzde 12 ila 18 ay içinde başka bir durgunluk yaşanma ihtimalinin rahatsız edici derecede yüksek olduğunu söylediler.

Amerika Birleşik Devletleri ve Çin arasındaki süregelen ticaret savaşı küresel piyasaları sarstı. Aynı zamanda küresel tedarik zincilerindeki aksamalar nedeniyle işletmeler için çok fazla belirsizliğe neden oldu.

Son zamanlarda bir miktar ilerleme kaydedilmesine rağmen ABD ve Çin’in birbirlerinin ithalatına olan tarifeleri hala devam etmektedir. Başka yerlerde ise İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılığı yönündeki belirsizlik ve Çin’de yavaşlayan bir ekonomik büyüme söz konusudur.

J.P. Morgan araştırmasında yüzde 34’ü tedarikçilerle fiyatlandırma seçeneklerini keşfederek küresel tedarik zinciri bozulmalarına cevap verdiklerini, yüzde 32’si ise şu anda alternatif tedarikçiler için kaynak bulduklarını açıkladılar. Yaklaşık yüzde 15’i de üretimi Çin’den diğer ülkelere kaydırdıklarını ifade ettiler.

Uzmanlar daha önce, Vietnam gibi ülkelerin fabrikalarını dünyanın en büyük ikinci ekonomisinden çıkarması durumunda ABD-Çin ticaret anlaşmazlığının büyük bir kazananı olabileceğini söylemişlerdi.

Brinkmann, “Özellikle gelişmekte olan Asya’da hala büyüme fırsatları görüyoruz. Ancak jeopolitik olaylar biraz bulanıklaştı,” dedi.