2019’un son aylarında hayatımıza giren Covid-19 pandemisinin etkileri sürerken, finansal veriler durumun boyutunu ortaya koyuyor. Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından açıklanan rakamlar küresel borç seviyesinin tüm zamanların en yükseğine çıktığını gösterdi.
Küresel Borç Monitörü raporuna göre 292,6 trilyon dolar olan küresel borç, 2021 yılında 303 trilyon dolara yükseldi. Böylece bir yılda 10 trilyon dolar artmış oldu. Borcun 207,8 trilyon dolarını gelişmiş ülkeler oluşturdu.
Aralarında Türkiye’nin de olduğu Çin, Brezilya ve Hindistan gibi gelişmekte olan ülke ekonomilerinin toplam borcu 95,7 trilyon dolar kaydedildi. Sadece Çin’in 60 trilyon dolar borcu olurken, bir önceki yıla kıyasla 7 trilyon dolarlık arttığı gözlendi.
Tüm ülkeler bazında, sektörel olarak bakıldığında en fazla artışın kamu ve finansal olmayan şirketlere ait borçlarda meydana geldiği belirtildi. Küresel borcun gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYİH) oranı 2020 yılında yüzde 360 ile rekor kırmıştı. Bu oran geçen yıl yüzde 351’e geriledi.
2021 sonu itibarıyla hanehalkına ait küresel borç 56,9 trilyon dolar, finansal olmayan şirketlere 88,8, kamuya 88,1, finansal şirketlere ait borç ise 69,8 trilyon dolara ulaştı.
Türkiye’de hanehalkı borcunun GSYİH’ye oranı 1,8 puan azalarak yüzde 16,2, finansal olmayan şirketlerin yüzde 73, kamuya ait borçların yüzde 43,4, banka gibi finansal kuruluşların ise yüzde 34 oldu.
