Birinci sınıf finansal seçkinlerin Beverly Hills’te bir araya geldikleri Milken Institute Global Conference, bu yıl da dikkat çekici konuşmalara sahne oldu. Zira genellikle mağdurları desteklemek ve kamu yararı için sermayeyi çalıştırmak gibi konulara odaklanan konferansta bu kez Alexandria Ocasio-Cortez’in seçilmesi ve 2020 Demokrat başkan adaylarının güçlenmesiyle beraber bir panik havası vardı.
kolayca yatırım yapın
Sonuçta, zenginlere daha çok vergi çağrılarının gerçekleşmesi durumunda konferansta da yer alan ABD’nin en zengin kesimi maddi kayıplar yaşayacaktı. Ocasio-Cortez ve Senatör Ed Marke tarafından yazılan İklim değişikliği ve ekonomik eşitsizliği ele almayı amaçlayan The Green New Deal (Yeşil Yeni Anlaşma) önerileriyle dikkat çekiyordu.
Agresif antitröst düzenleme ve hisse senedi geri alımlarındaki baskılar gibi öneriler de şu anda sol taraftaki ana fikirlerdi.Burada yatırım bankacılığı şirketi Jefferies’in genel müdürü Jason Greenberg, “İnsanların servetin yeniden dağıtılması hakkında konuştuğunu görüyorsunuz” diyerek odağın çalışan kazançlarında
olmadığını aktardı. Greenberg ayrıca popüler oylarla ya da düzenleyici kararlarla, kurumsal karlılığın azaldığı bir dünyanın görülebileceğini ve bunun dilimin geri kalanını etkileyebileceğini söyledi. Sonuçta ekonominin görünürdeki sağlığına rağmen sahnedeki fon yöneticileri ve yatırımcılar ABD’nin ekstra eşitsizlik seviyelerine ulaştığının farkındalardı ve hatta Franklin Roosevelt gibi bir liderin ulusu birleştirmesi için can atıyorlardı.
“Bugün gerçek şu ki iş dünyası ve diğerleri adım atıp bir şeyler yapmadığı takdirde çok radikal değişiklikler yapacağımız bir dönüm noktasına geliyoruz” ifadeleriyle de devam etti. Konferansın ana çizgisi “ortak refahı harekete geçirmek”ken katılımcılar, gelir eşitsizlikleri, sağlık hizmetlerine erişim, acil durum tasarrufları ve kira yükü gibi konularda istatistiklere işaret etti.
Bu faktörlerin günümüz gençliğini sosyalizme giden yola yönlendirdiği ve bir şeylerin yapılması gerektiği savunuldu. Guggenheim Partners Başkanı Alan Schwartz da; “sağ ve sol kanada bakarsanız, gerçekten gelen şeyin sınıf savaşı olduğunu görürsünüz” diyerek kapitalizmi geliştirmeye odaklanmak yerine sosyalizmin değerleri ile kapitalizm değerlerini tartışmanın bir devrime yol açabileceği konusunda uyardı.
Kısacası Milken katılımcılarının en azından, kapitalizmin birçok insanı Amerika’nın ekonomik iyileşmesinin dışında bırakması konusunda sol ile aynı fikirde olduğu görüldü.Bu, Donald Trump’ın popülist milliyetçiliği ya da Bernie Sanders’ın kolektivizmi olsun, bir şekilde daha fazla insanı alternatif ekonomik ve politik sistemlere yönlendiriyordu. Ancak problemin kaynakları ya da önerdikleri çözüm hususunda iki tarafın daha farklı olamayacağı gereceği de dikkat çekti.
Ve Amerikalıların en inanılır buldukları analizlerin, 2020’den sonra ülkeyi kimin yönettiğini belirleyeceği söylendi. Sol, zengin ile yoksul arasındaki genişleyen uçuruma küreselleşme, otomasyon ve sendikaların azalması gibi birçok açıklama sunarken ilerici sol aynı zamanda halk eğitiminden vazgeçme ve franchising olgularını suçluyorlardı.
Ayrıca zayıf kampanya finansman uygulaması, işletme lobilerinin yasaları kendi lehlerine optimize etmelerine izin vermiş ve yeni soldaki bazılarına göre aşırı servet başlı başına bir sorun olmuştu.Milken katılımcıları ise servetin herkesin arzu edeceği bir araç olduğunu, çözülecek bir sorun olmadığını düşünüyordu. Onlara göre asıl sorun çok daha basitti, bu devletin yanlış yönetilmesiyle başlar ve çoğunlukla serbest piyasa mucizesinde yer almak için insanları daha iyi donatmakla sonlanırdı. Örneğin; konferansta milyarder Ken Griffin ile bir söyleşide Michael Milken, finansal krize yol açan emlak piyasasına ve öğrenci kredilerine işaret etti.
Alışılmadık eğitim maliyetleriyle birlikte ekonomik beklentileriyle tamamen hayal kırıklığına uğramış bir nesil öğrenci olduğunu anlatan Milken; “Benim sorum şu ki insanları sistemin kendisinden ziyade toplumun faydalarını almaya hazırlamanın girdileriyle uğraşmak için kapitalizme ve piyasaya meydan okumalı mıyız?” dedi. İklim değişikliği hususunda da aynı fikirde oldukları gözlemlenen sağ ve sol tarafın, harekete geçmeyi savundukları görüldü.