İzlanda’nın 43 yaşındaki Başbakanı Katrin Jakobsdottir, Londra’daki Chatham House’ta ortaya attığı farklı bir görüşle konuşuluyor. İzlanda için yeni bir ekonomi modeli üzerinde çalışıldığını duyuran Jakobsdottir, bu modelin maddi unsurların yanı sıra birey mutluluğunu ön plana almasıyla alışılagelmişin dışında olacağını açıkladı. Diğer ülkelere de bu ya da benzer politikaları izlemelerini tavsiye etti.
Jakobsdottir, dünya genelindeki ülkelerin izlediği tüm politikalardan farklı olan bu modeli “mutluluk ekonomisi” olarak adlandırıyor. Söz konusu bu modelin sosyal göstergeleri ön plana alıp gayri safi yurt içi hasıla gibi temel ekonomik göstergelerin daha az önemsenmesini gerektirdiğini açıklıyor.
İzlanda Başbakanı, 1961-1963 yılları arasında ABD Başbakanlık görevinde bulunan John F. Kennedy’nin bundan 50 yıl önce söylediği “Gayri safi milli hasıla, yaşamı değerli kılan şeyler dışarıda bırakılarak hesaplanır.” şeklindeki sözüne işaret etti. Bu noktada bir ülkedeki ekonomik büyümenin oradaki en önemli durum olmanın dışına çıkılması gerektiğini ifade etti ve büyüme gerçekleşirken bunun gerçekleşme şekline odaklanmanın asıl önemli olan gösterge olduğunu ekledi.
Günümüzde büyüme verilerinin ekonomik başarının kilit anahtarı olarak nitelendirildiğine dikkat çekti. İzlanda, İskoçya ve Yeni Zelenda’nın mutluluk ekonomisi modelinde ise Birleşmiş Milletler’in (BM) Sürdürülebilir Kalkınma hedefleri baz alınarak insanların mutluluğunun en önemli unsur olarak belirlendiğine dikkat çekti.
2017 yılında görev başına geçen Jakobsdottir, bir ülkedeki hayat kalitesinin yalnıza ekonomik rakamlar üzerinden değil mutluluk perspektifleri üzerinden değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Ardından İzlanda’da bu politikanın yaygınlaşması için faaliyetlerin sürdüğünü ekledi.
Nobel ödüllü ekonomist Joseph Stiglitz, şu an günümüzde yapılan ekonomik değerlendirmelerin çok da yeterli olmadığını öne sürüyor.Bu yetersizliğe gerekçe olarak, iklim değişikliği ve eşitsizlik gibi modern toplumların yakından ilgilendiği unsurların günümüzdeki ekonomik değerlendirmelerin dışında kaldığını gösteriyor. Stiglitz, Kasım ayında Guardian gazetesindeki yazısında 2008 yılındaki ekonomik krizin “mevcut ekonomik verilendirmelerin yetersizliğini ortaya koyduğunu” düşündüğünü açıklamıştı.
Jakobsdottir’ın sahip olduğu bir diğer görüş ise gelişen ülkelerin yenilenebilir enerji kullanımını artırma yönünde daha fazla adım atılması gerektiğini söylüyor. Öte yandan İzlanda, 350 bin nüfusu ile 2018 Yılı Dünya Mutluluk Raporu’nda Finlandiya, Norveç ve Danimarka’nın ardından en mutlu ülkelerde 4. sırada yer almıştı.
Fakat Jakobsdottir, ülkesi her ne kadar listenin 4. sırasında yer alsa da İzlanda’nın komşu ülkelere oranla daha fazla antidepresan kullandığına değindi. Ülkede yaşayan halkın depresyondan kurtulmak için spor ve sanatsal uğraşılara zaman harcaması gerektiğini dile getirdi.
Başbakan söz konusu mutluluk ekonomisini Yeni Zelanda lideri Jacinda Ardern ve İskoçya Özerk Yönetimi Başbakanı Nicola Sturgeon ile birlikte uluslararası kamuoyu önünde teşvik edecek.