Çin ile İtalya arasında Bir Kuşak Bir Yol girişimi için mutabakat zaptının imzalanması, tüm dünyada yankı uyandırdı. Xi Jinping ile İtalya Başbakanı Guiseppe Conte’nin de katıldığı törende anlaşma imzalanırken, İtalya’nın Çin’in devasa yatırım ve altyapı projesine katılan ilk büyük Avrupa ekonomisi olma kararı dikkat çekmişti.
Dolayısıyla ortaya ortaklıktan doğabilecek sorunlarla ilgili yorumlar atıldı. Bunlardan bir tanesi de imzalanan anlaşmanın, İtalya ile komşuları arasındaki gerginliği artırabileceği oldu. Bir Kuşak Bir Yol girişimine katılan ilk G-7 ülkesi olan İtalya, projenin durgun ekonomisini artıracağını umsa da anlaşma şimdiden Avrupa ve ABD’de tepkilere yol açtı.
İtalya’nın önceki Başbakanı Paolo Gentiloni de hükümetin Çin’le imzaladığı ortaklığı onaylamadığını söyleyerek kararın makul olmadığını belirtti.
“Politik ve jeopolitik olarak, İtalya hükümetinin Avrupa Birliği ve müttefiklerimizle koordinasyon olmadan böyle bir karar almasını gerçekten akılsızca görüyorum” diyen Gentiloni, Avrupa’nın bölünmelerini Çin’e gösterdiğini ve bunun ticaretteki konumlarını güçlendirecek bir şey olmadığını savunmuştu. Alman Dışişleri Bakanı Heiko Mass da yerel basına verdiği demeçte İtalya’nın kararını eleştirerek; “Bazı ülkeler Çinlilerle akıllıca iş yapabileceklerine inanıyorsa, sonra uyanıp kendilerini bağımlı bulduklarında şaşırırlar” demişti.
İtalya’nın Birleşik Krallık ya da Almanya’ya kıyasla Çin’den daha az yatırım aldığının üzerini çizen Gentiloni; “Özellikle güvenlik ve telekomünikasyon ile ilgili konularda çok dikkatli olmalıyız. Ancak bu anlaşmaların sahip olduğumuz çerçeveler içinde ekonomik olarak çok fazla değişiklik yapacağını sanmıyorum.” ifadelerini kullanmıştı. Tüm bunların yanında İtalya ve Çin arasındaki anlaşmanın halihazırda Brüksel ile göçmenlik ve harcama planları konusunda anlaşmazlık yaşayan kuruluş karşıtı koalisyon hükümetinin AB ile gerilimini artırabileceği söylendi.
Bunun Xi Jinping için başarılı bir hamle olduğunu ve ona Avrupa’nın kalbinde bir tutunma noktası vereceğini aktaran ekonomist, anlaşmaya ilişkin şu yorumu yaptı: “İtalya-AB ilişkileri açısından, ilişkiye daha fazla gerilim katacak. İtalyan perspektifinden bakıldığında ise bu, dış destekçilere dönmeye istekli olduklarını ve AB’yi göstermek için kullanılabileceğini gösteriyor. İtalya, bununla özellikle de Fransa ve Almanya’ya dönmek istedikleri başka arkadaşları olduğunu gösteriyor.”
Eurasia Group analisti Federico Santi ise bunun İtalya ve Avrupa arasında başka bir sürtüşme noktası olacağını ve sonunda İtalya’ya zarar vereceğini öngördü. İtalya ve Çin ise endişeleri önemsemediklerini açıkça belli etti. İtalya’nın Başbakan Yardımcısı Luigi Di Maio anlaşmanın endişelenecek bir şey olmadığını ve Xi Jinping’in de Avrupa’da endişeleri gidermeye çalıştığını söyledi.
