İstihdam Edilenlerin %41,5’i Zaman Baskısı Altında Çalışıyor

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2019’un ikinci çeyreğine ilişkin İş Organizasyonu ve Çalışma Zamanı Düzenlemeleri raporunu yayımladı. Nisan, Mayıs ve Haziran ayları dönemini kapsayan araştırma Avrupa Birliği’ne uyum çalışmaları kapsamında hazırlandı.

Amacı ise istihdam edilen kesimin hangi şartlarda çalıştığını, hangi esnekliklere ve zorluklara sahip olduklarını öğrenmek. 15 ve daha yukarı yaştaki kişiler üzerinde yapılan araştırma sayesinde iş organizasyonu ve çalışma zamanı düzenlemelerinin çalışanlar tarafından nasıl değerlendirildiği tespit edilebiliyor.

Bu konuda ülkemizde yürütülen ilk anket olan çalışma Avrupa Birliği ülkeleri ile aynı dönemde uygulanmaya başlandı. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre Türkiye genelinde çalışan 28 milyon 269 bin kişinin %29,8’i çalışma zamanının ne zaman başlayıp ne zaman biteceğine kendisi karar veriyor.

Öte yandan %9’luk kesim başlangıç ve bitiş saatlerinde belirli kısıtlamalar olsa da kendilerinin karar verebildiğini belirtiyor. %61,1 oranındaki kesim ise kurum, müşteriler, işveren, yasal düzenlemeler ve yapılan işler doğrultusunda çalışma saatlerine kendilerinin karar verebildiğini aktardı.

İlgili Haber

Çalışma, Gündelik Yaşamın Merkezinde Değil Çeperinde Olmalı

Haberi Görüntüle »

Erkeklerin %28,5’i, kadınların %32,7’si çalışma saatlerinin başlangıç ve bitiş saati konusunda özgür. Ücretli çalışanlara baktığımızda bu oranın %6,2’ye denk geldiğini görmekteyiz. Kendi hesabına çalışan insanların %83’ü, işverenlerin %77,6’sı, ücretsiz aile işçilerinin ise %78,2’si çalışma zamanlarının başlangıç ve bitiş saatlerini kendisi belirliyor.

Çalışanların %31,6’sını kapsayan makine operatörleri, montajcılar ve tesis işçileri saatlik izin alabilme konusunda zorluk yaşıyor. Yine bu meslek grubunda çalışanların %40,4’ü üç iş gününü takip eden izinleri almanın zor olduğunu belirtiyor.

İzin alma konusunda hiç zorlanmayan meslek grubu ise nitelikli tarım, ormancılık ve su ürünlerinde çalışanların %97,8’i saatlik izin alabilme konusunda sıkıntı yaşamadıklarını belirtiyor. Yine bu grupta çalışanların %94,1’i ise günlük izin alabilmenin oldukça kolay olduğunu aktarıyor. Ülkemizde istihdam edilen insanların %41,5’i zaman baskısı altında çalışıyor.

Yani günlük görevlerini bitirme konusunda kendilerine verilen sürenin yetmediğini belirtiyor. Öte yandan %58,5’lik kesim bu baskıya maruz kalmadığını ifade ediyor. Yevmiyeli ve ücretli çalışanlarda zaman baskısı yaşayan kısım %47,3’e tekabül ederken, bu oran işverenlere de %39,3, ücretsiz aile işçilerinde %24,8, kendi hesabına çalışanlar da ise %29,3 seviyesinde.

Yapılan araştırmaya göre çalışanların %21,7’si son iki ayda mesai saatlerinin dışında patronları, amirleri veya müşterileri tarafından gün içerisinde 1-2 defa rahatsız edilebiliyor. %9,6’lık kesimle ise gün içerisinde üç veya daha fazla iletişime geçiliyor. Bu kişilerin %2,8’inden ilgili konularda bir sonraki günün mesai saatinden önce görev yapması bekleniyor.

Son iki ayda mesai saatinin dışında iş ile ilgili konularda iletişime geçilmeyen kesimin oranı %68,7 seviyesinde. Çalışanların %30,3’ünün iş yerine ulaşma süresi ortalama 15 dakikanın altında olurken, bu süre %30,3’lük kesimde 15 – 30 dakika arasında, %26,6’lık kesimde 30-59 dk, %6,2’lik kesimde ise 60 – 89 dakika arasında değişiyor.

Evinden iş yerine ulaşma süresi 90 dakikadan fazla olanların oranı %1,3 olarak açıklanırken, evinden çalışanlar %5,4 ‘ük payı kapsıyor. Ücretli veya yevmiyeli çalışanların %48,8’nin çalışma saati kaydı, %11’inin ise iş yerinde bulunma kaydı tutuluyor. Bu kayıtların tutulmadığı kesimin oranı ise %40,1 seviyesinde.