İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan bugün gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. İSO Meclis Toplantısı’nda konuşan Bahçıvan, prosedürlerin reel sektörü yıldırma noktasına getirdiğini belirtti.
Uygulanmakta olan prosedürlerin sürdüğünü vurgulayan Bahçıvan, prosedürler yüzünden kredilerin aktif hale gelmesinin bir türlü gerçekleşemediğini söyledi. Bahçıvan şu şekilde kaydetti;
“Son dönem tedbirleri öngörülemezliğe yol açtı ve taraflar için yorucu hal aldı. Reel sektörü adeta yıldırma noktasına getiren kredi prosedürleri bitmek bilmiyor ve kredinin aktif hale gelmesi de bir türlü geçekleşemiyor”
Sanayicinin artan maliyetleri, işletme sermayesi ihtiyacı ve yatırım arzusu nedeniyle kredi taleplerinin büyüdüğünü vurguladı.
Taleplerin büyümesine karşı bazı bankaların kredilerde tutucu davrandığına işaret eden Bahçıvan, bankacılık sektörünün kredi mevduat oranlarına da değindi.
Kurunun Yanında Yaş Yanmamalı
İSO Başkanı, 2018 yılının ortalarında kredi mevduat oranlarının yüzde 120’lere çıktığını ancak 2019’den itibaren düşüş trendine girerek şu anda yüzde 85’lere gerilediğini kaydetti.
Özel sektör kredilerinin gayrisafi yurt içi hasıladaki (GSYH) oranına bakılınca 2018’de yüzde 79’a kadar yükselen oranın 2022 ortasında yüzde 67’lere gerilediğinin altını çizdi. Söz konusu oranın gelişmekte olan ülkelerde yüzde 110 olduğunu, Türkiye’nin ise gelişmekte olan ülkelerin gerisinde kaldığını öne sürdü.
Bankacılıkta komisyon adı altında uygulanan endirekt faizlerine de değinen Bahçıvan, tabela faizlerinin komisyon adı altındaki uygulamalarla artırılmasının reel kesimde rahatsızlık yarattığını iletti.
Tüm bunların yanı sıra liralaşma ve kredilerin amacına uygun kullandırımı ilkesi ile gerçekten döviz ihtiyacı olan ve kredibilitesi yüksek firmaların mağdur edilmemesini söyleyerek fikrini sundu. Bu sebeple kurunun yanında yaşın yanmaması gerektiğini ifade etti.
Ekonominin Krediye Bağımlılığı Yapısal Bir Sorun
Kısa vadede krediye erişim sorununun çözülmesindeki öneme vurguda bulunan Bahçıvan, uzun vadede ekonominin krediye bağımlılığının da o denli önemli bir yapısal sorun olduğunu ileri sürdü.
Konuya ilişkin çözüm önerisinde bulunan Bahçıvan, Türkiye ekonomisinin kredi arzının arttığında hızlanan, kredi akışının yavaşladığında duran yapıdan çıkması gerektiğine dikkat çekti.
Şirketlerin sermaye yapısının ölçek ekonomisi kanalıyla güçlendirilmesi açısından birleşme ve satın alımlarda özendirici politikaların önemli olduğunu dile getirdi. Ayrıca finansmanda araç çeşitliliğini artırmak ve sanayinin bankacılık sistemine bağımlılığını azaltmanın temel bir ihtiyaç olduğunu ekledi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı Soruna Çözüm Bulmalı
Yaptığı açıklamada sanayi sektörünün sigortacılık kaynaklı güncel sorununu da yorumlayan İSO Başkanı, bazı sigorta şirketlerine işaret ederek şöyle konuştu;
“Bazı sigorta şirketleri, daha önce aynı koşullarda sigortaladıkları sanayi tesislerini şimdi sigortalamak istemedikleri gibi sigorta poliçe ücretlerini de potansiyel riskleri abartarak ve suistimal ederek astronomik sevilere çekmiş durumdalar.”
Söz konusu durum hakkında Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın sorunun çözümüne yönelik gerekli adımları atmasının üretim hayatı açısından son derece önemli olduğunu vurguladı.
