
Dünyanın ortak kabusu koronavirüs, bir yaşam savaşı haline geldi. 4 milyona dayanmak üzere olan toplam vakanın yanında 270 bini aşkın can kaybı kaydedildi. Vakaların üçte biri ABD’de iken en fazla darbeyi alan Avrupa ülkeleri ciddi sarsıntı yaşadı.
Artış hızında yavaşlama olduğu gelişmeleriyle ülkeler sıkı kurallarını yumuşatmaya koyulmuştu. Salgının şiddeti oldukça yüksekken geçtiğimiz ay kademeli gevşetmeye hazırlanan İngiltere, bir an evvel ekonomisini toparlamak için oldukça istekliydi.
Salgın nedeniyle 23 Mart’tan bu yana sıkı kuralların uygulandığı ülkede bu durum ekonomiyi öylesine etkilemişti ki 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana en ciddi yıllık açık öngörüldü. Ülke ekonomik iyileşme sonrasını dahi planlamışken, korkulan gelişme yaşandı.
İngiliz Hükümeti’nden Pazar Günü Normalleşme Planları Beklenirken, Enfeksiyon Oranları Yükseldi

Son verilere göre ülkede 30 bin 600’ün üzerinde vatandaş hayatını kaybetti. Pazar günü Başbakan Boris Johnson hükümetinin “yeni normal hayatı” açıklaması bekleniyordı.
Sıkı karantina kurallarını kademeli olarak yumuşatmaya yönelen ülke, detayları beklenen normalleşme planından biraz daha uzak kalacak olabilir. Zira salgının seyri yeniden açılma kurallarının en etkili belirleyicisi olacak.
Bazı küçük işletmelerin açılması beklenen İngiltere’de pek çok kuralın şimdilik Haziran’a kadar geçerli olacağı biliniyor. Johnson ise vatandaşları ikinci dalga riskine yönelik uyarıyor;
We cannot risk a second peak of this disease.
We must keep going. #StayHomeSaveLives pic.twitter.com/msMcCqQ44n
— Boris Johnson #StayHomeSaveLives (@BorisJohnson) May 7, 2020
Hükümetin Pazar günü vatandaşlara duyuracağı kararda etkili olması beklenen salgının son durumu, şuan için izlenecek en önemli gösterge olarak öne çıkıyor.
Öte yandan İngiltere’de özellikle bakım evlerinde artan enfekte hasta sayısı, artışı tetikleyen en büyük etken oldu. Bunu gören hükümetin yeniden açılmalara temkinli yaklaşacağı öngörülüyor.
Daha önce görülmemiş bir biçimde daralma yaşayacağı söylenen ülkede hemen her sektör kötüye gidiyor. Zorunlu kapanmaya giden pek çok işletme de çareyi yeniden açılarak tolere etmede buluyor. Fakat son duruma bakılırsa ülkedeki sağlık durumunun buna kolay kolay müsaade etmeyeceği görülüyor.